1982’nin böyle bir sonbahar ayında tanıştık Mustafa Yanık ağabeyimle… Batıkaradeniz Ekspres Gazetesi sevgili Osman Natıroğlu tarafından kurulmuş, Karabük’te yerel gazeteciliğe bir başka soluk, bir başka boyut getirmişti. Rahmetli Mazhar Çiçek büyüğümüzün Genel Yayın Yönetmenliğindeki bu gazetede muhabir olarak çalışmaya başlamıştım.
Batıkaradeniz Ekspres o tarihlerde “Ekin” adlı bir Kültür Sanat Eki çıkarıyordu. Karabük’teki bir çok şair-yazar Ekin’de yazar, dolayısıyla Batı Karadeniz Ekspres’in Gazipaşa Caddesindeki matbaasına gelirlerdi. Bunlardan biri de Mustafa Yanık’tı.. Onun şiir ve öykülerini ilgi ile okur, keyif duyardım. Fırsat buldukça yaşama dair sohbetlerimiz olurdu.
Ardından benim askerlik, devlet memurluğu derken 4-5 yıl ayrı kaldık. 1987’de Batıkaradeniz Ekspres’i ikinci kez yayın yaşamına başlattığımızda yeniden beraber olduk. Ve, o tarihten bu yana da hiç ayrılmadık. Karabük Ekspres’te ve ardından da 18 yıldır BRTV’de hep beraberdik. Hatta, BRTV’yi devr almadan önce danıştığım, güç aldığım en önemli kişilerin başında geliyordu. 18 yıldan bu yana BRTV’de çeşitli görevler üstlendi. Haber Müdürlüğü yaptı, Haber Koordinatörlüğü yaptı… Genel Yayın Yönetmenliği, Haber Daire Başkanlığı ve bütün bunları yaparken her akşam ana haber bülteninin hemen ardından “Günün Yorumu”nda bıkmadan usanmadan Karabük ve ilçelerinin sorunlarını zaman zaman da ülke gündemini değerlendirdi. Kimseyi kırıp dökmeden, söyleyeceğini yiğitçe, mertçe ama son derece yumuşak ve nazik bir dille söyledi. Karabük’ün bir çok sorununa değindi, bir çok sorunun çözümünde öncülük etti.
Kalp ameliyatı geçirdi. Ankara’dan evine döndü. Dinlenmesi gereken bir süreçte, evine bir kameraman istedi ve o haliyle “Günün Yorumu”nu devam ettirdi. Kalp hastalığını yendi artık turp gibi derken, yaklaşık 1.5 yıl önce bu kez de şu an halen mücadele verdiği Pankreas kanseri ile mücadele etmeye başladı. Bu süreçte de bir yandan kanserle mücadele ederken, bir yandan da toplumu aydınlatmaya devam etti. Taaa ki, Kurban Bayramı öncesine kadar… Bayramda Ankara’daki tedavisinin ardından Bolu’ya polis olan oğlunun yanına geçti. Durumu ağırlaştı ve şimdi Bolu’da Özel Çağsu Hastanesi’nde tedavi altında, yoğun bakımda… Önceki gün, kardeşim Osman, Remzi Tüfekçi, Zafer Acar ve Nazan Yılmaz’la ziyaretine gittik. Bizi tanımakta güçlük çekti. Tuttuğum elini uzun süre bırakamadım. Bir ara odada yanız kaldım. Uzun uzun solmuş yüzünü seyrettim. O’nun için dua ettim. Ve, “Kim ne derse desin senin son 30 yılını ben yakından biliyorum. Sen, Karabük için faydalı bir adamdın Mustafa abi… Gitme, diren sen bize ve Karabük’e gereklisin” diye düşündüm. Ama, artık hem doktorların söyledikleri, hem de gördüklerimiz karşısında yaşamın da bir sonunun olduğu gerçeğini BRTV ailesi olarak kabullenmiş durumdayız. Bir yandan sağlığına kavuşması için dualar ederken, bir yandan da her şeye hazırlıklı hüzünlü bir bekleyiş içindeyiz. Kurumda kimsenin ağzını bıçak açmıyor ve bu koskoca kent adeta ölüm sessizliğine bürünmüş “Nasılsınız, ne haldesiniz” diye soran sayısı neredeyse yok denecek kadar az…
Açık bir toplumdayız. Kimseden saklayacak gizleyecek bir şeyimiz yok. Ve, bir yandan da haberciyiz. İşte, www.brtv.com.tr sitemizde Sevgili Mustafa Yanık ağabeyimizin yoğun bakımda olduğu haberini yayınladık. Kendi köşesine de, Nazan Yılmaz kardeşimiz onun 1.5 yıl önce bu illet hastalığa yakalandığı ilk dönemlerinde hissettiği adeta vasiyet gibi bir yazısını yayınladık.
15 Şubat 1945’de Kuzyaka Hacılar Köyü’nde daha ana karnında iken babasını Demir Çelik’te iş kazasında kaybetmiş ve bir ömür bu acıyla yaşamış olan Mustafa Yanık ağabeyimiz şu anda Bolu’da Özel Çağsu Hastanesi’nde yaşam mücadelesi veriyor. Dualarınızı esirgemeyin lütfen…