Açılış konuşmasını yapan 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, “Türk milleti, Birinci Dünya Savaşı’yla imparatorluğunu tasfiye etmeye zorlanıyor. Savaşın sonunda sadece imparatorluğunun tasfiyesi değil, Türk milletinin de tasfiyesinin gündeme geldiğini görüyoruz” dedi.
Özdağ, enstitü tarafından ilçede bir otelde, “100’üncü Yılında Birinci Dünya Savaşı” başlığıyla düzenlenen “4’üncü Safranbolu Kongresi”nin açılış toplantısında yaptığı konuşmada, bu yılın, Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasının 100’üncü senesi olduğunu hatırlarak,”Bu sürecin, yaşamlarımızda yeterince karşılığını bulmadığını gördük. Konferans vermek üzere Hollanda ve Almanya’ya gittiğimizde gördük ki havaalanlarında, popüler kitapların satıldığı küçük kitapçılarda bile Birinci Dünya Savaşı ile ilgili yazılmış onlarca eser vardı. Ankara ve İstanbul’da kitapçılara gittiğimizde Birinci Dünya Savaşı ile ilgili onlarca eser görmemiz ne yazık ki mümkün değil. Özellikle biz Türklerin, Rusların, Almanların tarihini, Birinci Dünya Savaşı’nın ne kadar derinden etkilediğini biliyoruz. Türk milleti, Birinci Dünya Savaşı’yla imparatorluğunu tasfiye etmeye zorlanıyor. Savaşın sonunda sadece imparatorluğunun tasfiyesi değil, Türk milletinin de tasfiyesinin gündeme geldiğini görüyoruz.” dedi.
Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlber Ortaylı ise Türklerin, Birinci Dünya Savaşı’ndaki ordular ve onların savaş gücü hakkında yeterli ve doğru bilgi edinemediğini, bunların yabancı tarihlerden takip edilebileceğini anlattı.
Eskiden Avrupa’da insanların Yalın ayak gezdiğini dile getiren Ortaylı, şunları dedi. :”Elinize eski resimleri veya kartpostalları aldığınız zaman görürsünüz, renklendirilmiş siyah beyaz fotoğraflarda bir kalabalık var. Kalabalığa baktığınız zaman şunu görüyorsunuz; delikanlılar ayakkabısız, Yalın ayak. Yani Birinci Cihan Harbi öncesi Avrupa’da sokakta Yalın ayak gezen erkek delikanlı, İtalya’da, Avusturya’da hatta Fransa’da çok yaygın bir şeydi. Ayakkabı bile bulamayan insanlar şimdi postal, çizme, pabuç giymek zorunda. Çünkü asker oluyorlar. Bu üretim nasıl karşılanacak? Bütün fabrika üretiminin mahiyeti değişti. Bu parayı kim ödeyecek? Altın sisteminin devam etmesi mümkün değildi, karşılıksız banknot basıldı. Bu karşılıksız banknotlar ileride nasıl karşılanacak? Yani banknotu eline alan, İngiliz bankasına gelen adam, eskiden olduğu gibi altın karşılığı isteyebilecek mi diye düşünürken kanun çıkarıldı ve isteyemedi. Böyle zaruri tedbirlerle para sistemi ve Mali yapı, büyük darbeler yedi. İnsanlar yeni bir evreye girdiler. İnsanların sosyal hareketliliği arttı.”
“Savaşa Giden Yol”, “Askeri ve Stratejik Açıdan Savaşın Cepheleri”, “Diplomasi Savaşları”, “Birinci Dünya Savaşı’nda İstihbarat ve Etnik Gruplar”, “Savaşın Sonuçları” başlıklı oturumlarla devam edecek kongre, yarın sona erecek