Karabük Üniversitesi Rektörü Prof.Dr Burhanettin UYSAL’ın Yüksek öğrenime kazanımları tüm ülkede alkışlanıp taktirle karşılanırken Karabük içinde farklı düşüncelerin basına yansıması sonrası kendi sosyal paylaşım sitesinde konuya yorum yapan KBÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr İbrahim Kadı, eleştirilere bilimsel cevaplar verdi.

Üstelik kendi siyasi dünyasından gelen eleştirilere net cevaplar veren Kadı yazısında şöyle dedi; 

Hayaldi Gerçek Oldu, Insan Oğlu Hayaller

ve Hayallerinin Peşinde Koştuğu Oranında

Dünyada Iz Bırakır,

 

Bu gün bir bölgesel yayın yapan gazete ve sosyal Medyadaki haber ve yorumları üzülerek okudum. Olumlu yapıcı eleştiriler yönetenler için her zaman için yol gösterici ve faydalıdır.

Üniversitemizin gelişimine ve daha iyi seviyelere gelmesi için olumlu yapıcı her tür eleştiri ve yorumlara her zaman için teşekkür ederiz. Ancak kuruluşu on yılı olmamış, kurumsallaşma süreci devam eden bir eğitim kurumunu sosyal medya üzerinden yerden yere vurmadan önce doğru bilgi edinip, yapılan eleştiri ve yorumların ne getirip ne götüreceği iyi hesaplanarak yapıldığında Üniversitenin ve bölgenin gelişimine daha fazla katkı sağlanır.

Bu eleştiri ve yorumları yapanlar Üniversitenin yetkililerinden doğru bilgileri alıp, YÖK’ün sayfasındaki yüksek öğrenim alanındaki ülkemizdeki ve dünyadaki gelişmeleri özetleyen raporları okuyup ona göre yorum yapsalardı tahmin ediyorumki yorum ve eleştirileri çok daha farklı olabilirdi.

Burada yazacağım tüm bilgileri YÖK’ün sayfasındaki rapor ve yayınlardan ulaşılabilir. 1980 yıllarda ülkemizde çağ nüfusunun üniversiteleşme oranı yaklaşık %10 cıvarındaydı ve üniversitede okumak ülkemizde sadece elit bir kesimin hakkı idi. Toplam kontenjan bu günkü Karabük Üniversitesinin kontenjanından biraz fazlaydı. Oysa aynı dönemde bir çok gelişmiş ülkeden çağ nüfusunun üniversiteye girme oranı %60 üzerindedir. Eğer yeni üniversiteler açılıp kontenjanlar artırılmasaydı, üniversitede okumak azınlık elit kesim dışında Anadolu insanı için lüks olurdu. O takdirde Anadolu insanını ticarette, bürokraside, üniversitede görmek mümkün olmaz, bir avuç elit kesim için vasıfsız iş gücü, gelişmiş ülkelere hizmetçi olarak gönderilecek önemli bir potansiyel olurdu. Ülkemiz yönetenler ise Açlığı ve sefaleti önlemek için gelişmiş ülkelerin kapısında yardım bekleyen nöbetçiler olarak kalırdı. Bir ülkenin en büyük gücü iyi yetişmiş vasıflı genç iş güçüdür. Karabük Üniversitesi olarak her yıl üniversitemizi kazanıp Kaydolan tüm öğrencilere 500 kişilik gruplar halinde oryantasyon eğitimi verilmekte, oryantasyon eğitiminde vasıflı iş gücü istihdam eden iş piyasasının vasıflı iş gücünde aradığı özellikler ve bu özellikleri kazandırmak için KBÜ nün sunmuş olduğu fırsatlar özetlenmektedir.

Ülkemizde devlet yurtlarında kalan öğrencilerin üniversiteden okuyan öğrencilere oranı %10-15 aralığındadır. Ülkemizde yaklaşık 5.5 milyon genç üniversitede okumakta ve sadece bunların yaklaşık 350.000 devlet yurtlarında kalmaktadır.

Karabük için konuşulacak olursa devlet yurtlarında kalan öğrenci oranı %10-15 aralığındadır. Yeni temeli atılan ve yılacak yurtlarda bu aran %15-20 aralığına iki yıl içerisinde çıkarabilir. Çıkabilir diyorum çünkü yurtların üniversite ile hiç bir ilgisi yoktur. 19 yıl önce karabük de okuyan 50 öğrenci okuduğu zamanda yurt problemi vardı, bu problem dar gelirli öğrenciler için bu günde olacak gelecektede olacaktır. Karabükte okuyan tüm öğrencileri alacak yurt kapasitesinin oluştuğu dönemde de düşük gelir seviyesindeki öğrencilerin yine farklı problemleri vardı, gelecektede olacaktır. Şuan Karabükte üniversite alanında bir geçiş süreci yaşanmakta, ancak bu geçmiş yıllara rağmen oldukça azalmış durumdadır. Bu yıl özel yurt ve pansiyonların doluluk oranı %60-70 aralığındadır. Yurt ve pansiyonlarda sabah kahvaltısı, akşam yemeği ve uzak mesafelerde servisde dahil 400-750 TL aralığındadır. Ev kiraları ise üniversiteden uzaklığına göre değişmekte, en uzak mesafe 8 km dir. Bu mesafe büyük şehirlerde toplu taşıma araçlarına binmek için yürümen yol mesafesi kadardır. Yurt, pansiyon ve ev kiralarını kıyaslamak için üniversite öğrencisinin olduğu illerle kıyaslamak gerekir. Karabükte ev kiraları ise 400-1100 TL aralığında. Ev fiyatları ise 100-500 bin TL aralığında. Ev fiyatlarının bu kadar yüksek olmasının nedeni ise yeteri kadar arsa üretilmemelsidir. Yıllar önce üniversite kurulmuş bir çok ildeki öğrenciler için barınma karabük den pek farklı değildir. Hatta Karabük e özel sektörde sermaye birikimi iyi durumda olmasından dolayı çok kısa sürede özel girişimciler sayesinde daha kısa sürede aşılabilir.

Yüksek öğrenim alanındaki ülkemizdeki bu hızlı gelişme ve serbest piyasa ekonomisi, devletin yurt işletmek yerine düşük gelir grubundaki öğrencilere barınma yardımı yaparak daha adaletli bir sistem geliştirme zamanı gelmiştir. Bende öğrenciliğimde KYK da kaldım, Eminimki aynı maliyete özel sektör çok daha yüksek kaliteli hizmet sunabilir. Devletin bu alandaki görevi ilgili kurumları aracılığı ile standartları koyup, uygunluk denetimi yapmak olmalıdır.

Kredi Yurtlar Kurumu yurt ihtiyacını karşılamak için kiralama yönteminizde kullanmaya başlamıştır. Bu kapsamda basından öğrendiğim kadarı ile Karabükte 3000 kişilik yurt aramaktadır. Bu kapsamdaki ilan bir yıl önce verildi. Kiralanacak yurtları özel sektör veya belediyeler yaptırarak KYK ya kiraya verebilirler. Bu kapsamda yapılması gereken bu yurtların yapılacağı arsaları üretip özel sektörü teşvik etmektir. Üniversite görevi olmadığı halde KYK nın yurt yapımını hızlandırmak için kampüs alanında yer tahsisi yaptı, bir fili projelerin hazırlanmasına yardımcı oldu.

Karabük Üniversitesi kurulduğunda bir tercih yapmak zorundaydı, 10-15 bin öğrenci kapasiteli, ülkede ve dünyada Tanınırlığı olmayan, ile hitap eden bir üniversite. Devlette aldığı kaynaklarla değil bina ar-Ge merkezi kampüsteki bankaları, çimleri, ağaçları bile yapacak kapasitesi olmayan. Kendi içine kapanık, sizin aNlayacağınız büyük Lise. Biz KBÜ olarak bölgede ve dünyada tanınan, öğrencilerine, çalışanlarına ve paydaşlarına sosyal, kültürel ve mesleki gelişimi için dünyadaki tüm imkanları sunan, mezunları iş piyasasında tutulan, bölgenin, ülkenin ve dünyanın gelişimine katkı sağlayan, söz sahipi liderler yetiştirmek.

19 yıl önce Karabük’e geldiğimde KARDeMiR özelleştirilmiş, vasıflı iş gücü Karabük den göç etmekteydi, bir çok bölgede evlerden kira alınmadan eve otur aidatını öde yeter deniyordu.Karabük’ün iflas bayrağını çektiği günlerin şahidiyim. Beyaz yakalı kültürlü insanların çöp kovalarından çöp topladıklarına şahit oldum.

Eğer bu öğrenci kapasitesine ulaşmasaydık, bu sefer eleştiriler, yüksek Lise diye yapılacaktı. Tüm karabük halkı Eminimki üniversitenin bu gelişiminden mutluluk ve onur duymaktadır. Kolayı herkes başarır önemli olan zoru başarmaktır.

Yönetenleri yanlış uygulamalarını eleştirmek her T.C. Vatandaşının hakkıdır. Ancak belli makamlarda olanların eleştiri yapmadan önce doğru kaynaklardan bilgi edinip ondan sonra eleştirilerini kapalı veya açık ortamlarda yapması daha isabetli olur. Bu Dünyada mükemmel yoktur insan oğlu hayatı boyunca mükemmeli arar ama hiç bir zaman bu dünyada mükemmele ulaşamaz. Daha kuruluşu on yılı bulmamış bir üniversitede de elbette eksikler hatalar olacak, hiç icraat yapılmazsa hiç bir hata da olmaz. Eğer bir yerde icraat var ise zaman zaman hatalarda olacak, ancak pirede deve yapılmamalıdır.

Yurt problemi çözmeden 25.000 kişilik stadyumun yapılmasını eleştirmek, devlet bütçe uygulaması konusunda hiç bir bilgi olmadan eleştiri ve yorum yapıldığı anlaşılmaktadır. Üniversitelere bütçe verirken farklı harcama kalemlerine göre verilir. Üniversiteler için personel giderleri hariç diğer tüm bütçe proje bazında verilir. Bunlardan bazıları; eğitim öğretim, ar-Ge, spor ödeneği vb. Eğer sizin spor alanında bir projeniz yoksa o kapsamda bir ödenek alamazsınız, spor ödeneğiiçin devletin ayırdığı kaynağı başka bir alamada kaldıramazsınız. Kbü yetkililerinin böyle bir proje geliştirip bu kapsamda ödenek alması emeği geçenleri eleştiri değil takdir edilmesi gereken bir hususdur. Lütfen bu eleştiriyi yapanlar öncelikle devlet bütçe ve ödenek alma usullerini bir incelesinler.

Karabük Üniversitesi Karabük Halkının, hayır severlerin, yönetenlerin, çalışanların büyük özveri ve katkıları ile kuruldu ve bu esere zarar verecek tutum ve davranışları tasvip etmez. Sosyal medya üzerinden Yapılacak eleştiri ve yorumlar Karabüke, karabük halkına, üniversite çalışanlarına, öğrenciler ve tüm paydaşlara ne tür etkileri olacağı iyi hesaplanmalıdır.

Ben 19 yıl önce Karabükte göreve başlayan ilk kadrolu öğretim üyesiyim ve 25 öğrenciden bu gün 42.000 öğRenciye ulaşma süreçlerini bir fili yaşadım, üniversitenin en alt kademesinden en üst kademesine kadar görev alındım, ülkemizin en gözde üniversitelerinde dahil olmak üzere beş farklı üniversitede (ITÜ, Marmara, Hava Harp Okulu, Zonguldak Karaelmas ve Karabük) görev almış biriyim.
Karabük Üniversitesi 2011-2015 yıllarını kapsayan staratejik plan, 2009-2025 yıllarını kapsayan uzun vadeli gelişim planını üniversite strateji daire başkanlığı sayfasında mevcut ve bu planlar devletin ilgili kurumlarından olur alarak yürürlüğe girmiştir. Ancak bu planlar yayınlandığında Karabükte üç kişi buna inanmıştı (Rektör, Ben ve Bir Gazeteci) ve yerel basında uçmuşlar diye haberler oldukça fazla yapılmıştı. Oysa bu gün aynı eleştiriyi yapanlar tam tersi haber ve yorumlar yaptığı görülmektedir. Bu eleştirilere bahane olarak öğrencilerin barınacağı yurtlar olarak gösterilmektedir. Bir kıyaslama yapabilmek için öncelikle ülke ve dünya genelindeki gelişmeleri bilmek gerekir. Eminimki üniversite bu kadar hızlı gelişmeseydi bu sefer eleştiri üniversite neden büyümüyor, büyük Lise, yöresel üniversite, üniversite yönetimi neden büyümek için gayret sarfetmiyor vb çok daha farklı eleştiriler olacaktı. Insan oğlu gelişim ve değişimin içerisinde olduğunda gelişim ve değişimin farkına varmaz, ancak dışardan bakanlar bunu farkedebilir. Üniversitemizin il dışından ziyaret eden yerli ve yabancı misafirler tamamı bu gelişim ve alt yapıya hayranlıklarını ifade etmektedir. Bunun sonucu olarak 2014 yılında üniversitemiz 3 uluslararası, bir ulusal ödüle layık görüldü, AB komisyonundan ECTS ve diploma etiketi alan nadir üniversitelerden birisidir. Bunun anlamı Karabük Üniversitesinin vermiş olduğu diploma ve eki ek bir işleme gerek kalmadan tanınmaktadır. Bu etikete sahip ülkemizdeki üniversite sayısı bir elin parmakları kadardır. Ar-Ge çalışmaları ve alt yapı hazırlama uzun zaman alan bir süreç olmasına rağmen Karabük Üniversitesi TÜBİTAK öğrenci projelerinde alanında ikinci sırada, sanayi odaklı öğrenci projelerinde birinci sıraladır. Yeni kurulmuş bir çok üniversitenin lisans üstü programları yok veya çok az olmasına rağmen KBÜ bu alanda yıllar önce kurulmuş üniversitelerin seviyesine gelmiş, kendi öğretim üyesini yetiştirme yanında geçen yıllarda başka üniversiteleri için öğretim üyesi yetiştirme programına dahil olmuştur. Bu yıl ise artık yurt dışından bir çok ülkeden üniversitemizde lisans, yüksek lisans ve doktora yapmak için müreceat edenlerde talep patlaması yaşanmakta, bu alanda sağlam adımlarla ilerlemek için kontenjanları sınırlı tutarak emin adımlarla bu alanda faaliyetleri önümüzdeki yıllarda artırmak için strateji ve planlar hazırlamaktayız. 2014-2015 öğretim yılında 30 farklı ülkeden üniversitemizde yabancı uyruklu öğrenci olacaktır.

Bu gün itibari ile üniversitemizin tanınırlığından dolayı TC vatandaşları ile doluluk oranı en yüksek üniversiteler arasında, yaklaşık 750 yabancı uyruklu 30 farklı ülkeden öğrenci üniversitemizde okumak için müreceat etmiş, en önemlisi kendi öğretim üyesi ihtiyacını karşılama yanında, öğretim üyesi yetiştirme programına dahil olarak 100 kadar araştırma görevlisi ÖYP kapsamında üniversitemizde lisans üstü eğitime devam etmektedir. En önemlisi bu yıl bir çok ülkeden doktora yapmak için üniversitemize müreceat etmiş, istesek binlerle ifade edilebilecek yurtdışından doktora yapmak için üniversitemize gelmek istemektedir. Biz hazmeye hazmede bu işi yapmak için bu yıl yurtdışından en fazla 100 doktora öğrencisi almayı planlamaktayız. Bu öğrenciler yabancı hükümet burslusu ve her biri kendi hükümetlerinden aylık 3000 EURO burs almakta, bu demek oluyorki bu öğrenciler Karabük ekonomisine aylık 300 .000 Euro (aylık bir milyon, yıllık 12 milyon TL) katkı sağlayacaklar. Bu sadece kendilerin harcayacağı, birde üniversiteye ödeyecekleri harç, kurs ücreti vb düşündüğünüzde bu sadece ekonomik katkı,birde bunlar kendi ülkelerine döndüklerinde bu bölgedeki sanayicilerin temsilciliklerini ülkelerinde açtıklarını düşününüz. Uzun vadede bellinden ilin ve bölgenin dünyayla entegrasyonuna, ihracatın artmasına neden olabilecektir. 10-15 yıl öncesi ülkemizden binlerce genç yurt dışına lisans üstü çalışma yapmak için giderken bunun tersine dönmüş olması her TC vatandaşını gururlandırması gereken bir hususdur. Geçen hafta gelişmiş bir ülkeden demir Çelik alanında doktora yapmak için bizi araması ne kadar doğru yolda olduğumuzun en önemli göstergesidir.

Şuan üniversitemizin 2016-2020 yıllarını kapsayan stratejik plan ve 2016-2030 yıllarını kapsayan uzun vadeli gelişim planını hazırlanmaktadır, paydaş olarak STK, kamu kuruluşları, özel sektör vb kurumlarla da toplantılar yapıp görüş ve önerilerini alacağız, üniversitenin gelişimi için fikri olan herkes zamanı geldiğinde taslak plan üzerinde her türlü eleştirisini yapabilir, biz her zaman için iç ve dış Paydaşlarımızın görüş ve önerilerini dikkate aldık, olumlu yapıcı eleştiriler bizim için daima yol gösterici olmuştur. Ümit ederimki 2016-2020 yıllarını kapsayan stratejik plan ve 2016-2030 yıllarını kapsayan uzun vadeli gelişim planı yayınlandığında yine hayal ürünü denmez, ilgili kurumlar ve yatırımcılar ona göre plan program yapar, bir çok üniversitenin onlarca yılda almış olduğu yolu tüm paydaşların yardım, destek ve katkıları ile çok kısa sürede alınır. Tüm paydaşlar olarak aynı hedefe yönelindiğinde çok kısa sürede problem olarak görülen bir çok konu fırsata dönüştürülebilir, tehditleri fırsatlara dönüştüre bilenler başarıyı yakalayanlardır. Şuan için Karabükte problem olarak görülen bir çok konu iyi bir staratejik ve planlama ile büyük fırsatlarında sunmaktadır.

Ancak her toplumda olduğu gibi Karabük’te de öğrenciler üzerinden rant sağlama isteyen, ticaret döndürmek isteyen şahıslarında tasvip etmiyorum, 1939 yılında 13 haneli köy olan Karabük diğer şehirlerde sanatkar iş gücü göçü ile oluşmuş, kültür seviyesi yüksek insanlardan oluşmuştu. Bu şehirde yaşayan insanlar kültürlü ve bir çok yönden olumlu örnek gösterilebilecek özelliklere sahiptir.

Sonuç olarak Karabük Üniversitesi Karabük halkının gayreti, maddi ve manevi desteği ile kurulmuştur, geleceğini KARDEMiR den sonra üniversitede görmekte, bu nedenle üniversiteye zarar verebilecek her türlü tutum ve davranışlara pirim vermeyeceğine inanıyorum.

Küçük insanlar kişileri, orta insanlar olaylar, büyük insanlar fikirleri konuşur ve tartışır. Sayfamda yapılacak yorumlarda hakaret ve şiddet içerikli paylaşımlar yapılmaması, kişi ve kurumlardan bahsedilmemesi önemle rica olunur.

Üniversitemizin gelişimi için görüş ve önerileri olanlar özel mesaj veya e-mail aracılığı ile gönderebilirler.

Burada yazdıklarımı kendi görüş ve yorumlarım, tüm sorumluluk şahsıma ait, bir TC vatandaşı olarak doğal hakkımı kullandım, çalıştığım kurumu bağlamaz, üniversitenin tüzel kişiliğini Rektörlük makamı temsil eder.

Prof. Dr. Ibrahim KADI