Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Deprem..! ve Gündem..

      Bu

 

 

 

Bu hafta Gazetemiz Manşetinde DEPREMİ UNUTTUK  ana haberiyle çıktık.

İşin farkında olan bir çok kişi “Evet Ya..!” diyebildi…

Yer bilimciler sık sık uyarı yapıyorlar,kimsenin umurunda değil.. İnsan faktörü kimsenin umurunda değil artık ?…

Deprem !…..

Çok çabuk unutuldu….

 

KARABÜK VALİLİĞİ

GEÇİYOR MU-GEÇMİYOR MU?

Karabük  Kuzey Anadolu Fay Hattına çok yakın ve deprem kuşağında 1.bölgede… Her sarsıntı sonrası Deprem uzamanı olanlar  ne der bilmiyoruz ama Gerede-Bolu arasında kırılacak fay hattının 7i5 şiddetinde enerji üreteceğini ifade eden yer bilimcileri dikkat diyor…

İsmet paşa üzerinden Gerede’ye ulaşan fay hattı da hareketlendi hareketlenecek..Eli kulağında diyor yer bilimcileri..Ancak, Karabük’te bir çok resmi kurum da deprem dayanıklılık testinden evde kalmıştı, bunu konuşan yok..

Başta Karabük Valiliği,Adliyesi ve bildiğimiz kadarı ile de birkaç Eğitim birimi var bu kapsamda…Bir deprem olsa ne olacak..Veleddallin Amin..

Ne oldu VALİLİK Binası YEŞİLMAHALLERYE Taşınacaktı…O Milyonlarca lira göz göre göre sokağa atılan o  milletin-devletin malına sahip çıkılacaktı?

Ne oldu taşınma durdu mu?  Karabük Deprem kuşağında gerekli önlemler alınıyor mu,Alındıı ne oldu?

****

BASIN.. KORKMAYACAK..!!

ABD Başkanı Kennedy, Küba’daki komünist rejimi devirmek için 17-18 Nisan 1961 tarihlerinde iki bin Kübalı mülteciyi de kullanarak Küba Adası’na bir çıkarma yapmaya kalkışır.

The New York Times ve The Washington Post gazetelerinin muhabirleri,  16 Nisan 1961 tarihinde operasyon başlamadan çıkarma haberini alırlar.

Kennedy’yi arayıp haberi doğrulatmak isterler. Gazetecilere büyük tepki gösteren Kennedy, her iki gazetenin de sahiplerini ve yayın müdürlerini arayıp şöyle der; “ABD için büyük önem taşıyan bu askeri operasyonu daha gerçekleşmeden haber verecek olursanız, ülkenin menfaatleri ni, şerefini ayaklar altına alırsanız, sizleri vatan haini ilan ederim. Bu olayın başarısızlığından sizleri sorumlu tutarım. Ölecek her Amerikan askerinin kanının hesabını sizler verirsiniz. ABD’nin ve Amerikan halkının menfaati için bunları yazmamanız için sizi uyarıyorum.”

Kennedy’nin bu “Vatan millet tutkusu ve sert çıkışı” karşısında, 292243_231630826982920_544969700_n”Domuzlar Körfezi Çıkarması” haberlerini iki gazete de 16 ve 17 Nisan tarihli nüshalarında yayınlamazlar.Başkan haberi engeller ama… Tarihe “Domuzlar Körfezi Çıkarması” olarak geçen bu harekat başarısızlıkla sonuçlanır.Çok sayıda mülteci ve Amerikan askeri ölür.

Çıkarma yapıldıktan sonra, diğer basın organları ile birlikte bu iki gazete de “olayı sonradan haber almışçasına” okuyucularına duyururlar. Ancak,Kennedy, olaylar karşısında özeleştirisini yapar  ve  devlet adamlığı tarihine geçen şu konuşma ile tarihe geçer…

Basın görevini yapsa, hata yapmazdık”

“Domuzlar Körfezi çıkarmasındaki başarısızlıkta ABD yönetiminin sorumluluğu vardır. Fakat bu başarısızlıkta en ağır sorumluluk iki büyük basın kuruluşunun yöneticilerinindir.

The New York Times ve The Washington Post gazeteleri bu çıkarmanın yapılacağını önceden haber almışlardı.

Yönetim olarak biz bu haberin operasyondan önce yayınlanmamasını arzu ettik. Korktular, bizi dinlediler. Sorumluluktan kaçtılar, sustular.

Onlar görevini yerine getirip haberi yayınlasaydı, belki de biz durumu tekrar gözden geçirir, bu hatayı yapmazdık. Basının sorumluluğu, gördüğü yanlışları gecikmeden ve kimseden korkmadan, çekinmeden ortaya koyup ilgilileri uyarmaktır.

Amerika’nın iki en büyük basın kuruluşu bunu yapmadıkları, bizi hatadan önce uyarmadıkları için suçludur!”

Evet…Kennedy; haber için sansür koyması ne kadar anti-demokratik bir tutum ise yine  “Basın görevini yapmadı suçludur” diyerek de o kadar haklıdır..

Basın KORKMAMALIDIR..Bu ülke için,bu millet,İnsanlık için korkmamalıdır..

****

Karabükspor ?

Karabükspor için eleştiri yazıları yazıyoruz, bazı dar kafalı omurgasızlar bizi Karabüksporu sevmeme, düşman olma gibi basit tufeyli anlayışla suçluyor..

19 sene yönetim-denetim gibi  idareciliğini yapan ve övüne övüne bir çok tesis kazanımında 2 dönem şampiyonluğunda hasbelkader  bulunmuş biri olarak tabi ki bu kör-topal eleştirilere gülüyoruz.

reklam 1Ne derler sel gider kumu kalır…Karabükspor için reel eleştirilerde ve objektif habercilik anlayışı ile doğru ilkeli haberler ile sahip çıkmasak,  bugün menajerler,eksiklikler,Ceo’lar meolar kulübü daha farklı yer,bitirir, emeğinden para vererek Karabükspora sahip çıkan İşçilerin, paraları  daha rahat harcanırdı..

Geçen hafta Bölgenin Sesi Spor Sorumlusu  Sayın Fuat Yavuz’un bir dipnotunu beğendiğimiz için o satırlar ile  noktayı koyalım.  Sayın Yavuz; “ Karabüksporun galibiyetlerine sevineceğiz,Sevinirken de üzüleceğiz,  Karabüksporlu biziz havasında olanlar var ya. Onların tavırlarına üzüleceğiz.” Diye yazmış..

Yerinde cümleler,yerinde mesaj olmuş..Ancak anlayan beyin yok..

Anlamayacak kadar yüzleri utanmayacak kadar tufeylileşmiş  akbabalar,İNDİRAGANDİCİLER  kulübü sarmış…

Sonuç Olarak;  bizim Karabüksporluluğumuzu tartışamaz kimse, ama bugün yalakalık yapanlar ve yarın kaçacaklar bugünden belli, biz bunu yazıyoruz ve yazmaya devam edeceğiz….

****

ARALIK AYI ….!!!

Durma noktasına geliriz bazen..Hüzün ve üzüntü alır bizi bizden götürür ötelere…En yakınlarınızı kaybettiğinizde bu hüzün çöker omuzlarınıza,bacaklarınız yürümez olur..İnançla durursunuz..

İşte öylesi günler içindeyiz…Karabük Gündem gazetemizde ve web yayın organımız da yazarlık  yapan, aslen  Ziraat Mühendisi olan ve Çorum / Kargı’da Tarım İlçe Müdürlüğünde çalışan, genç, hoşgörülü, dünya iyisi bir kardeşimizi,

VOLKAN BAYLAN’IMIZI  geçtiğimiz hafta sonu kaybettik..

Hep “ ölümü özledim anne yaşamak isterken delice/yüreğimin depreminde rihter ölçeği çatlarken/ ölebilir raporu veren beyaz önlüklü doktor / boş ver Hipokrat amca /üzülme ne olur….” Derdin…Koca yürekli koca adam…Ne ölümden korkmak ayıp ne de düşünmek ölümü.  Der Nazım ve Yaşamının sırlarının bileydin, ölümün sırlarını da çözerdin,diyerek ipucu verir “Hayyam”..

Aşık Veysel gibi “Ben giderim adım kalır, dostlar beni hatırlasın.” Derdin.. O muhteşem sesinle Türküleri söylerken etrafına neşe/dostluk aşılardın..

Güle güle demek zor ama mekanın cennet olsun güzel çocuk….Ama Aşkolsun sana / Aşk olsun / Kuzular yenecek,koz maçada yenilecektin daha…Aşkolsun işte..

Hep biliriz, O ki Yaradan,  O ki canı alan, ve O ki Cenneti ile mükafatlandıran..Biliriz ki mekanın cennet olacak İnşallah. Sevgili Mustafa Sarıoğlu ve Hakkı İstay’ın kuzenleri,Okan Bayhan’ın biricik kardeşi, Annesinin kuzusu,kardeşinin canı…Sevenlerinin can yoldaşını, Volkan Canımızı Kaybettik..

Aralık ayı gerçekten ayrılık ayı…4 yıl önce 8 Aralık ta Annemizi kaybettik. 5o sene hiç ayrılmadığımız Cenneti hep ayaklarının altında aradığımız Annemizi, ilginçtir ki geçen sene 8 Aralık’ta bu kez  kuzenden öte kardeş bildiğim Bahri’mizi genç yaşta kaybetmiştik.

Hayat ne garip derken ve derin derin düşünürken  daha neler neler düşündük…Baki kalan bu kubbede hoş bir seda denir..Ne kadar da doğru denir..

 

karab-kg-ndem-banner