Geçenlerde bir sohbet esnasında dostlarla konuşurken toplumun birçok kesimi,toplumsal değerlerden uzaklaşarak hızla yozlaşmaya başladığımız ortak noktamız oldu sevgili okurlar.
İnsan ilişkilerinden,iş,politika,sanat,yazılı ve görsel basın,eğitim hızla yapay kültürlerin etkisi altında.
Oysa bizi “ Biz “ yapan birçok değerlerimiz,yardımlaşma,iyilik,saygı ,sevgi olan ortak paylarımız kaybolmaya başladı.
Tüm ilişkilerimizde para,iktidar,köşe dönme,rant kavgası,liyakatsizlik hep öne çıkan değerler..
Tele-vole kültürü olarak dilimize yerleşen bu yaşam tarzı reyting uğruna en güzel değerlerimizi mahvediyor.
Bunun sonuçları bizi iç dünyamızda değil aynı zamanda dış dünyamızda çatışmaya götürüyor..
Aile ilişkileri,kadın-erkek ilişkisi,baba-oğul ilişkileri hep bozuluyor…Çocuklarımız ruhsuz,aşksız ve sevgisiz bir şekilde arkadaşlıkları cinsellik ve çıkar üzerine kuruyor…
Yazık çok çok yazık.Yaşadığımız şu günlerde hayatla aramızda dikenli tellerle çevrili bir dünya kuruyor,gelecek kuşaklara bir tortu,bir YOZLAŞMA bırakıyoruz.
En acısı da bu güzel dostlarım…
ÜRETMEDEN TÜKETİYORUZ
Her şeye farklı gözlerle bakmaya başladık.Çocuklarımızı severken bile “ eğer seni sevmemi istiyorsa” diye şart koşar olduk.
Dostlarımızın,yakınlarımızın mutsuzluğundan sevinme payları çıkarmaya başladık.Birbirimizden selamı sabahı kestik ,gülümsemeyi esirger olduk.
Kısacası sevgili okurlar TÜKETİM TOPLUMU olmaya başladığımızdan beri sadece tüketmekle kalmadık TÜKETİM BAĞIMLISI hale geldik.
Başka neler tüketebiliriz derken en acısı duygularımızı tüketmeye başladık.Önce sevgilerimizi öldürmeye başladık.Unuttuk bir zamanlar bizi birleştiren duygunun dostluk olduğunu ,sevgi olduğunu düşünmedik.En ufak olumsuzluklarda paylaşma yerine kavgayı seçtik ve dostlukları harcadık bozuk para gibi.
Dostluklara verilen emekleri unutup bir çırpıda yılları sildik.Tarifini yapamaz olduk ruhumuzdaki güzellikleri…Vefa,hatır,gönül büyüklerimizin anılarında çocukluğumuzda kaldı.
Tüketme egomuzu içimizde besledikçe sonunda kendimizi tüketir olduk.Güzellikleri besleyip paylaşarak artırmanın keyfini yakalayamadık.
Üretmeden tüketiyoruz.Zaten bu toplum ekonomik olarak bu hale ondan geldi.Ama işin acısı 13.yy değerleri olan sevgi,hoşgörü ve paylaşım üzerine kurulu YUNUS’ların, MEVLANA”ların, HACI BEKTAŞİ’lerin, dünyalarını tükettikçe insanlığımızdan çıkar olduk.
Şimdi gazete manşetlerine,akşam televizyon haberlerine baktıkça SON DAKİKA diye yazdıklarında acaba kim kimi boğazlamış,kim nerede katliam yapmış merakla bekler olduk.
ÜRETMEDEN TÜKETMENİN BEDELİ BU.