Nöbetçi Eczaneler
Anadolu Spor Gazetecileri Derneği Genel Başkanı İbrahim Erdoğan, basında sansürün kaldırılışının 111. Yılı nedeniyle yaptığı açıklamada, “Günümüzde basın, sansürden daha vahim olan ‘yok olma’ tehlikesiyle karşı karşıyadır” dedi.
Anadolu Spor Gazetecileri Derneği(ASGD) Genel Başkanı İbrahim Erdoğan, 24 Temmuz basında sansürün kaldırılışının 111. Yılı nedeniyle yaptığı açıklamada, “İçinde bulunduğumuz süreçte basın, sansürden daha vahim olan yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır” dedi. ASGD Genel Başkanı Erdoğan’ın açıklaması aynen şöyle:
“24 Temmuz 1908 yılı, gazetecilerin, dönemin sansür uygulamasına karşı çıktıkları bir tarihtir. Ancak o tarihten bu güne basın istenilen oranda özgür olamamış, sansür her seferinde farklı yöntemlerle sürmüştür. Maalesef hazin gerçek şudur ki; Türk basını uluslararası düzeyde kabul gören basın özgürlüğü seviyesine ulaşamamıştır. O nedenle de, 24 Temmuzlardaki ‘Basın Bayramı’ ifadesi hep ‘tırnak içinde’ kalmış, basın yayın kuruluşları ve gazeteciler tarafından hiçbir zaman gerçek bir bayram olarak kabul görmemiştir. Bu nedenle de tam tersine basın hürriyetini savunma ve sansürle mücadele günü olarak kabul edilmiştir. Türk basını,
içinde bulunduğumuz süreçte ise sansürden de kötü koşullarla karşı karşıyadır.
Teknolojik gelişmeler ve bunun beraberinde gelen yapısal değişimlerle birlikte zorlu bir sürece giren medya, günümüzde kendi çabalarıyla ayakta kalma mücadelesi veriyor. Yazılı basın başta olmak üzere, son yıllarda yayın hayatına son vermek zorunda kalan medya kuruluşları ve her gün işsizliğin pençesinde kıvranan meslektaşlarımızın sayısının çığ gibi büyümesi, basının sorunlarının sansürden çok daha vahim boyutlarda olduğunu ortaya koyuyor.
Gazetelerin tirajları ile sesli ve görüntülü medyanın izlenirlik oranlarındaki düşüşler, özel ve resmi ilan reklam gelirlerindeki azalmalar, yargı reformu paketiyle birlikte icra ve iflas ilanlarının yazılı basında yayınlanma zorunluluğunun ortadan kalkacak olması, Türk basını için tehlike çanlarını iyiden iyiye çaldırıyor.
Gazetelere doğrudan uygulanan sansürün kaldırılmasının 111. Yılı’nda, dolaylı sansür olarak nitelenen çok farklı etkenlerin altında ezilen Türk basını şimdi de yaşama tutunma mücadelesi veriyor. Dolayısıyla basınla ilgili köklü çözümler üretme noktasında, devlet yetkililerine kamusal tedbirlerin alınması gibi önemli görevler düşüyor. Bu anlamda basın meslek kuruluşlarını da birlik beraberlik içinde mücadele vermeye çağırıyoruz.”
