Azerbaycan ve Ermenistan Arasında Savaş

                          Ermenistan’ın 1988’de Dağlık Karabağı İlhak etme çabalarıyla başlayan ve 1991’de ilhakıyla zirve yapan süreçte, taraflar arasındaki bir barış anlaşması halen imzalanmış değil.     Avrupa Güvenlik ve İşbirliği teşkilatının (AGİT )yönettiği daha doğrusu yönetemediği bir ateşkes var.   Söz konusu ateşkes daha önce de defalarca ihlal edilmiştir.    Ancak TOVUZ’daki olayların daha öncekilerden temel […]

                     

    Ermenistan’ın 1988’de Dağlık Karabağı İlhak etme çabalarıyla başlayan ve 1991’de ilhakıyla zirve yapan süreçte, taraflar arasındaki bir barış anlaşması halen imzalanmış değil.

    Avrupa Güvenlik ve İşbirliği teşkilatının (AGİT )yönettiği daha doğrusu yönetemediği bir ateşkes var.   Söz konusu ateşkes daha önce de defalarca ihlal edilmiştir.

   Ancak TOVUZ’daki olayların daha öncekilerden temel bir farkı var. Ermeni tarafının saldırıları, uluslar arası hukuka göre Azerbaycan toprağı olan Dağlık Karabağ dan  değil,doğrudan Ermenistan topraklarından Azerbaycan topraklarına geldi.

   Yani bir devlet, başka bir egemen devletin topraklarına saldırarak biri general olmak üzere 10 askeri ve bir sivili şehit etti. Bölgede hala ateşkes yok.

      Bu olaydan bir süre sonra 27 Eylül 2020 Tarihinde Ermenistan, Azerbaycan Topraklarına Saldırdı. Azerbaycan’da karşı saldırıya geçerek bir-kaç köyünü geri aldı.

   Azerbaycan petrol ve doğal gaz kaynakları açısından zengin bir ülke. Ayrıca Türkmen gazının Hazar denizini geçerek Avrupa’ya arzı içinde anahtar konumda.

    Azerbaycan’dan çıkan petrol ve doğal gaz, boru hatlarıyla Gürcistan ve Türkiye üzerinden Dünya ya arz ediliyor.TOVUZ Bölgesi bu boru hatlarının Azerbaycan’dan çıkıp Gürcistan topraklarına girdiği bölgedir.

      Ayrıca, Bakü-Tiflis-Kars demir yolu da enerji yolu veya enerji koridoru olarak bilinen bu bölgeden geçmektedir. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalar bölgedeki enerji güvenliğini olumsuz yönde etkiler.

       Bölgedeki boru hatları sadece Azerbaycan veya Türkiye’nin değil, tüm Avrupa’nın enerji güvenliğini de yakından ilgilendiriyor. Azerbaycan petrolü ve gazının arz güvenliğinin sağlanamaması, Avrupa için çok büyük bir güvenlik riskidir.

       Ermenistan’ın tamamen kendi iradesiyle Türkiye veya Azerbaycan’a yönelik bir askeri harekât yapabilmesi mümkün değildir. Ancak Rusya’dan ve kendi silah sistemlerini üretebilen İran dan aldığı desteği düşününce ,Ermenistan’ın bir maceraya girebilmesi mümkün.

        Denize çıkışı olmayan, üretim imkânları ve kaynakları kısıtlı, genç nüfusu ülke dışına göçler yüzünden erozyona uğrayan bir Ermenistan’ın, ülkede birlik ve beraberliği sağlayabilmesinin belki de tek yolu Azerbaycan ve Türkiye üzerinden düşman yaratması ve bunu varoluşsal bir sorun olarak sürekli gündemde tutmasıdır.

        Türkiye Cumhuriyeti Halkı ve Devleti Olarak Azerbaycan Halkının Her zaman yanındayız.

Exit mobile version