“Çelik Gülersoy İstanbul kadar Safranbolu için de unutulmazdır”

Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, kent için simge isimlerden Çelik Gülersoy’un ölüm yıldönümü için bir mesaj yayımladı; Başkan köse yayımladığı yazılı açıklamada şöyle dedi; “Çelik Gülersoy, İstanbul’un kültür ve sosyal hayatında kazandırdıklarının yanı sıra Safranbolu’yu dünya mirası olma yolunda ve kültür turizminin merkezlerinden biri hâline getirme konusundaki en değerli adımlardan birini, finansal ve itibari destek […]

Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, kent için simge isimlerden Çelik Gülersoy’un ölüm yıldönümü için bir mesaj yayımladı;

Başkan köse yayımladığı yazılı açıklamada şöyle dedi;

“Çelik Gülersoy, İstanbul’un kültür ve sosyal hayatında kazandırdıklarının yanı sıra Safranbolu’yu dünya mirası olma yolunda ve kültür turizminin merkezlerinden biri hâline getirme konusundaki en değerli adımlardan birini, finansal ve itibari destek sağlayarak atmış, biz Safranbolulara ve tüm ülkemize büyük bir armağan vermiştir.

Yaşamıyla özdeşleşen kendine ait ‘Turing, tarihte ve ülkede bir ışıktı’ deyişi bizler için gerçekliğini ispat etmiş bulunuyor. Entelektüel ışığını, öngörülü ve azimli bakış açısını kentlerin ve insanların yaşamını değiştirecek boyutta kullanan Çelik Gülersoy yalnız İstanbul için değil, Safranbolu için de unutulmazdır ve asla unutulmayacaktır.

Ruhu şad olsun!”

Safranbolu için simge isimlerden Çelik Gülersoy’un vefat yıldönümü

Türk evi tipindeki ilk tarihi konaklama tesisinin ve Safranbolu’yu korumada büyük rol alan “Safranbolu’da Zaman” belgeselinin ortaya çıkmasını sağlayan Çelik Gülersoy, vefatının 17. yılında özlem ve minnetle anılıyor.

Safranbolu’nun turizme kazandırılmasında tarihsel önemi olan hukukçu, yazar ve yönetici Çelik Gülersoy, vefatının 17. yılında özlemle anılıyor. Aynı zamanda İstanbul’un kültürel varlığı üzerinde büyük değere sahip Gülersoy İstanbul üzerine kitaplarıyla ve eski yapıların onarılması konusunda gösterdiği çabayla tüm dünyada tanınan bir isimdi.

1975’te unutulmaz Koruma Kararı’nı aldıran dönemin Safranbolu Belediye Başkanı Kızıltan Ulukavak’ın anılarında aktardığı notlara göre; Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun Genel Müdürü Çelik GÜLERSOY’un Safranbolu’ya ilgisi, 1. ve 2. Safranbolu Mimari Değerleri ve Folkloru Haftalarının basın yayın organlarında geniş biçimde yer almasının ardından başladı.

“T.Turing ve Otomobil Kurumu Belleteni” adıyla yayımlanan kuruma ait derginin Temmuz-Ağustos/1976 tarihli sayısının tamamını Safranbolu’ya ilişkin yazı, yorum ve haberlere ayıran Gülersoy, Safranbolu hakkında görüşmeler yapmak üzere, Metin Sözen aracılığıyla Başkan Ulukavak’ı İstanbul’a davet etti. Bu görüşmede Safranbolu’da bir konak alıp, konaklama tesisi olarak hizmete açmayı ve Safranbolu’yu tanıtan bir belgesel film yaptırmayı düşündüğünü belirten Gülersoy, sürecin işaret fişeğini ateşlemiş oldu.

1976’nın Ekim ayında ilk kez Safranbolu’ya gelen ve Kızıltan Ulukavak tarafından önerilen Asmazlar Konağı’ndan ve Safranbolu’dan çok etkilenen Gülersoy, Hürriyet Gazetesi’nin 24 Aralık 1976 tarihli nüshasındaki röportajında; “…Asmazlar Konağı Türk tipi bir otel olacaktır. Türkiye’de böyle bir otel yoktur. Bunu ilk kez biz gerçekleştireceğiz. Turistlerin büyük ilgisini çekecektir. Asmazlar Konağı’nı hizmete açtığımızda bölgede büyük bir canlılık olacaktır” der.  Ülkede yaşanan ekonomik ve siyasi darboğazlar nedeniyle 1990 yılına dek beklense de Asmazlar Konağı, beklentileri öngörülen biçimde karşıladı ve söz konusu yıllarda Safranbolu’nun en gözde konaklama tesisi oldu.

Gülersoy’un Safranbolu ile ilgili belgesel bir film yapımı işini, Turing Kurumu adına ve hesabına usta yönetmen Süha Arın üstlendi. 1976 sonbaharında ekibiyle birlikte kente gelen Arın’ın “Safranbolu’da Zaman” adı verilen renkli ve 40 dakika süren belgeseli tüm Türkiye’de büyük ses getirdi, nihayetinde Gülersoy’un emekleri Safranbolu’yu UNESCO Dünya Miras Listesi’ne götüren köşe taşlarından oldu.

Çelik Gülersoy, Genel Müdürü olduğu Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu öncülüğünde Sultanahmet’teki ‘Yeşil Ev’, Emirgan Korusu’ndaki ‘Sarı Köşk’, Yıldız Parkı’ndaki ‘Malta Köşkü’, ‘Çamlıca Tepesi’, Ayasofya’da ‘Soğukçeşme Sokağı’ gibi çok önemli tarihi, sosyal ve turistik mekânı İstanbul’a kazandırmış ve sınır kapılarında ülkeye giriş çıkış yapanlara kolaylıklar sağlayacak düzenlemelerde bulunmuştu.

Exit mobile version