30 Mart seçimleri sonrası bir değerlendirme yapan eski CHP il Başkanı Av.Erdoğan Dinçel parti İl ve İlçe yöneticilerini kast ederek “bu dönem parti açıkça rencide olmuştur, onun zemini hazırlanmıştır, kamuoyunda alay edilecek bir duruma getirilmemeliydi, bu içler açıcıdır, üzüntü verici bir tablo var ortada ama sorumluların öz eleştiri yapması gerekirken bir sessizlik yaşanıyor, “ demişti.
İl başkanı Bayram Karadağ ise Ankara’da Genel başkan Yardımcısı Adnan Keskin ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile seçimler sonrasında yapılan İl başkanları toplantılarda güven oyu aldığını fısıltı gazeteleri ile Karabük kamuoyuna yayarken Dinçel’in bu sert üslupla yapılan eleştirisine yanıt veremediği gibi partisinin Belediye Başkan adayı Demir’in de kendisine yönelik çok sert iddialara sessiz kalması dikkatleri çekti.
Bu arada 30 Mart seçimlerinde aday çıkmadığı için son anda görüşülerek aday yapılan Erdal Demir’de bir açıklama ile İl ve Merkez İlçe başkanlarına ağır eleştiriler yapmış açıklamaları arasına “Seçimlerde benimle birlikte çalışanların konuşmaya hakkı vardır” diyerek “Konuşmaya yüzü, söylemeye sözü olanlar konuşsun!” demişti.
Erdal Demir seçimler sonrası yaptığı açıklamada özellikle İl Teşkilatı ve Merkez İlçe teşkilatını topa tutarak, seçim süresince teşkilatın kendisine hiçbir katkı sağlamadığını, hatta destek yerine köstek olduğunu ifade etmiş, “Seçimler boyunca kendini 40 yıllık, hatta 50 yıllık sosyal demokrat olarak tanıtan ve ‘Babadan CHP’liyim’ diyen, birçok kişiyi de maalesef yanımda göremedim.” şeklinde üstü kapalı bazı partilileri eleştirmişti.
Basında çıkan bu haberler sonrası gazetecilerin kendisine “Erdal Demir’in bu açıklaması hakkında ne düşünüyorsunuz ? ” sorularına Av.Erdoğan Dinçel; “CHP’de söylemeye sözü, konuşmaya yüzü olanlar konuşurlarsa, bu açıklamayı yapan arkadaşımız ne cevap verecek?” diyerek “Söylemeye sözü olanda, konuşmaya yüzü olanda CHP’de var.” şeklinde tavrını koydu.
Erdal Demir Bizi Değil Başarısız Olan İl Yönetimini Kast Etmiştir.
Erdal Demir’in açıklamalarının kendisini hedef aldığı düşüncesinde olmadığını ifade eden Dinçel, “Bu açıklamanın beni hedef aldığı düşüncesinde değilim, böyle olmasını diliyorum. Ben Cumhuriyet Halk Partisi ile ilgili ve seçim sonrası yaptığım açıklamalarda her hangi bir kişiyi hedef alarak açıklama yapmadım. Hiçbir zaman açıklamalarımı bir kişi hedef alarak yapmam ve kişisel hale getirmek. Fakat, gördüğüm kadarı ile beni de hedef alan bir açıklama olmuş gibi tanı oluşmuş. Ben bu açıklamalara son derece üzüldüm. Ben siyaset yaşamımda hiçbir zaman kişilerle uğraşmadım. Cumhuriyet Halk Partisinin seçim sonrasında başarısız olduğu konusunda genel bir kanı var. Bunun aksini kimsenin söylemesi mümkün değil. Tüm Cumhuriyet Halk Partililerde aynı düşüncede, kamuoyu da aynı düşüncede. Şimdi burada kimin başarısız olduğu, kimin başarılı olduğu, kimin çalıştığı, kimin çalışmadığı kamu oyu önünde tartışılması hoş değil. Bu siyasete yeni başlayan arkadaşlarımızın tecrübesizliğinden kaynaklanıyor. Bunlar parti içerisinde tartışılacak ve değerlendirilecek konulardır. Benimde yapmış oldum açıklamalarda partinin bir an önce danışma kurulunu toplayarak seçim sonu bir değerlendirme yapması ve partiyi bir an önce toparlaması gerektiği şeklinde idi. Bu düşüncemi tekrar ediyorum. Bu konuda farklı da düşünmüyorum, hala aynı düşüncemi devam ettiriyorum. Yalnız açıklamayı yapan belediye başkanı aday arkadaşımız neden kendi üzerine alınmış. Alınabilir, çokta önemli değil. Karabük’te 30 yıldır siyasetin içerisindeyim, hiç kimseyle siyasetimi kişileştirmedim bugüne kadar. Partiden bir arkadaşımla da basın yolu ile polemiğe girmeyi kendime yakıştıramam. Zaten muhatapta almam. Bu şekilde açıklamalar geçmişte hizmet vermiş ve görev almış insanları hedef alarak konuşmaya yüzü, söylemeye sözü olanlar konuşsun gibi çok çirkin bir uslüpla basında ortaya konmuş olması bir siyasetçiye siyasetçi olup olmadığı da belli değil yakışmıyor. Cumhuriyet Halk Partisinde konuşmaya yüzü, söyleyeme sözü olan çok insan var. Bunların başında da bende geliyorum. Yıllarca emek verdim ve bu partinin çeşitli kademelerinde görev aldım. Konuşmaya da yüzüm var söylemeye de sözüm var. Yalnız Cumhuriyet Halk Partisinde konuşmaya yüzü, söyleyecek sözü olan görev almış Cumhuriyet Halk Partililer o sözleri söylerse, bu açıklamayı yapan arkadaşımız nasıl cevap verecek onu düşünemiyorum bile. Bu nedenle herkes bulunduğu yeri, geçmişini, geçmişte yaptığı siyasetini, tavrıyla görüntüsünü önce kendisi aynaya bakarak görmeli ve ona göre açıklama yapmalıdır. Umarım o konuşmaya sözü olan Cumhuriyet Halk Partililer bu konuda bu arkadaşımıza bu sözleri söylemezler. Söylerlerse de bir daha siyaset arenasına çıkacağını sanmıyorum. Konuyu kişileştirmeden yapmak lazım Cumhuriyet Halk Partisi bizim zamanımızda da başarısız sonuçlar aldı, bizden sonrada aldı bugünde başarısızlık ortada bunu kişilere bağlamamak gerekiyor. Ama yapılması gereken şu. Öz eleştiri yapmak, hataları tespit etmek, hataları bulmak yeni bir kan değişikliği olması gerekiyor mu? Gerekmiyor mu konusu partinin kurullarında yapılması gerekiyor. Partinin içinde bunun yapılması gerekiyor. Bundan korkacak hiçbir taraf yok. Partide başkanlık yapmış, yöneticilik yapmış insanlar bir araya gelip neden başarısız olduk diyerek öz eleştiri yapılmasın korkulacak hiçbir şey yok. Bundan ne sonuç çıkar bilemeyiz. Bir kan değişikliğine ihtiyaç mı , yoksa yeniden yapılanmamı çıkar veya çıkmaz tartışırız, değerlendiririz. Ama bir yeniden yapılanma ihtiyacı açıkça görünüyor. Seçimlerde alınan sonuç bunu ortaya koyuyor. Bunun aksini kimsede iddia edemez.” Dedi.