Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

FABRİKALAR KURAN FABRİKA BÖLÜM 31 VE 32

Hazırlayan;   Mustafa Hatinoğlu ( Mak.Müh. TDÇİ-TMM Pendik Şant.Şefi) (31) PENDİK

Hazırlayan;   Mustafa Hatinoğlu ( Mak.Müh. TDÇİ-TMM Pendik Şant.Şefi)

(31) PENDİK ŞANTİYESİ’nin KAPATILMASI ve SON PROTOKOL.KARABÜK DEMİR ÇELİK’ten AYRILIYORUM.HÜZÜNLÜ VEDA

ŞANTİYENİN KAPATILMASI ve SON PROTOKOL                                   

450 Tonluk Gantry Kreynin tamamlanmasından sonra şantiye mevcudunu azaltmaya başladık. Pendik Tersanesinde Karabük Demir Çelik tarafından gerçekleştirilen işlerde büyük emeği geçen şantiyedeki geçici elemanların daimi kadroya alınmaları konusunda uzun zamandan beri çaba gösteriyorduk.Bu konuda büyük çaba gösteren ve hasta haliyle Ankara’ya giderek gençlik yıllarından beri yakın dostu  olan Mustafa Tınaz TİTİZ beyle görüşerek  yardımcı olan Namik KEMİK beyi de şükranla  anmak istiyorum.

Şantiye kapanmadan bu konuda da beni ve tüm şantiye çalışanlarını çok sevindiren olumlu bir gelişme oldu. Muvakkat (geçici statüde çalışan) elemanların daimi kadroya alınmaları kesinleşmiş oldu.

Başladığım işleri yarım bırakmak istemedim.

Karabük Demir Çelik İşletmeleri Müessese Müdürlüğü ve Pendik Tersanesi müdürlüğü arasında son bir mutabakat protokolu yapılarak 26.04.1993 tarihinde şantiyenin kapatılmasına karar verildi.

Başladığım işleri yarım bırakmak istemediğim için Pendik Tersanesine kadrosuna geçmeye karar verdim.Vardığımız mutabakat gereği KARABÜK’ten transfer edilecek 11 kişilik çekirdek kadro ve Tersane kadrosundan ilave elemanlarla  4 adet  JIB kreyn ve 2 adet 75.000 DWT ambar kapakları imalat ve montaj işlerine devam etme kararı aldık.

TARİHİ  2 BELGE  

4.12.1992 tarih ve  6891 sayılı yazı ile Tevsiat Montaj Müdürlüğünden teşekkür mesaji aldık. Yani “Yurt ekonmomisine önemli katkıları bulunacakbu projenin gerçekleşmesi için gösterdiğiniz üstün performanstan dolayı Müdürlüğümüz adına şahsınızı içten duygularla kutlar ,başarılarınızın devamını dileriz.” Aynı gün içerisinde

4.12.1992 tarih ve 6892 sayılı ikinci bir yazıyla şantiyenin kapatılacağı haberini aldık. Yani  önce TEŞEKKÜR ve sonra KAPATMA yazısı geldi.

 

Anlaşma gereği geriye kalmış olan 3 adet 80 Ton jib kreyn,1 adet 16 ton jib kreyn ve 2 adet 75.000 DWT Kuru Yük gemisi ambar kapakları imalat ve montaj işleri için bu konuda yeterli tecrübe ve teknik bilgi birikimine sahip eleman istihdamının zorunlu olduğu göz önüne alınarak Karabük Şantiyesinden 11 kalifiye elemanın Tersane kadrosuna geçirilmesi ve benim de Demir Çelik’ten Pendik Tersanesine tayinim konusunda muvafakat verilmesi kararlaştırıldı.

Şantiyedeki tüm araç ve gereçler belli bir bedel karşılığı Tersaneye devredildi.

Bedel tespiti için Karabük’ten gelen heyet şu isimlerden oluşuyordu:

 

         Celal DÖRTTEPE, Yılmaz GENÇ, Emin DEMİR ve Cumhur YAVUZ 

 

Heyet üyelerine  BK1000 kule vinci dışındaki  bütün teçhizatın, eksik kalan işlerin sağlıklı ve güvenli bir şekilde tamamlanabilmesi  için  çok önemli ve gerekli  olduğunu belirttim. Heyet üyeleri  durumu çok iyi takdir ederek her  iki kurum için de  kabul edilebilecek makul  bedeller belirlediler. Böylece  tüm teçhizatın şantiyede kalmasını sağlamış oldular. Kendilerine bu değerli yaklaşımları için  teşekkür borçluyum.

Türkiye Demir ve Çelik işletmeleri Genel Müdürlüğünün , Türkiye Gemi Sanayi A.Ş. Genel Müdürlüğüne muhatap 18 Haziran 1993 tarihli yazısı ile Karabük Demir Çelik’ten ayrılmam için muvafakat verildi.

Böylece 1977 senesi başında master eğitimi için beni İngiltere’ye göndererek 2 yıl burslu okutan, önemli projelerde istihdam ederek  yetişmemize  büyük katkı sağlayan ve çok sevdiğim Karabük Demir Çelik’ten zorunlu olarak  ayrılmış oldum.

Başta 13 yıl PENDİK ve ALAYBEY Şantiyelerinde birlikte görev yaptığımız arkadaşlar olmak üzere KARABÜK D.Ç.’te çalıştığım dönemde  tanıdığım tüm işçi, usta,  mühendis ve  yöneticileri daima  şükranla  ve minnetle anacağımı belirtmek isterim.

 

(32) PENDİK TERSANESİNDE YENİ DÖNEM- 5 AYLIK JAPONYA SEYAHATİ ve İZLENİMLERİM

 

PENDİK TERSANESİNDE YENİ DÖNEM

Karabük D.Ç. taahhüdünde iken Şantiyenin kapatılması nedeniyle yarım kalan ve bir kısmına hiç başlanamamış olan işlerle ilgili Pendik Tersanesi Müdürü Emrettin bey ve Genel Müdür Şamil beyle kararlaştırdığımız şekilde Karabük D.Ç. den Tersane geçici kadrosuna alınacak 11 kalifiye eleman ve Tersanenin tahsis edeceği ilave 20 -30 kişilik elemanla yeni bir ekip oluşturacaktık. Pendik Tersanesi’ndeki ilk işimiz (14 adet köprü vincin proje,imalat ve montaji) başka bir firmanın anlaşmazlık nedeniyle yarım bıraktığı  bir işti ve iş süresince yaşadığımız zorluklar nedeniyle bir ilke kararı aldım.

         Şartlar ne olursa olsun başladığım bir işi yarım bırakmıyacağım.

Bu benim için bir bakıma 1981deki ilk şantiye açılışında olduğu gibi her şeye sıfırdan başlamak gibi olacaktı fakat ben  şantiyeye ilk göreve başladığımdaki gibi enerjik ve hevesliydim. Çalışma aşkımda bir azalma olmamıştı ki bu da benim en büyük sermayemdi.        Bu vesileyle benim Tersaneye geçebilmem için uğraşan ve kurum dışından işçi eleman alımının yapılamadığı bir dönemde 11 kişinin Tersane geçici kadrosuna alınması için çok yardımcı olan Personel Müdürü Muammer BOLAT, Tersane Müdürü  Emrettin ATİK  bey ve genel müdür  Şamil AYRIM beye bir kere daha teşekkür etmek istiyorum.

1993 te yeni ekibi oluştururken daha önceden emekli olup ayrılmış olan ilk ustabaşım Mehmet Ali  Şahin ricamı kabul ederek tekrar birlikte çalışmaya başladık. İmalatta tecrübeli  emekli Ziya ÖZDEN  usta da tekrar ekibimize katıldı. Tersane’den aramıza katılan diğer işçi ve usta arkadaşlar ( Kasım ÇOBAN, Yücel  ARDUÇ) da kısa bir zamanda uyum gösterdiler.

Varol  YILDIZ, Adnan ALTUNDAĞ, Ferhat KONYA ,Sadık ÜNAL  , Ramazan MORATLAR, Bayram  DOKUZ, Hasret  GÜRSEL, Hüseyin  ŞAHİN, Muazzim HOŞGÖR, Ziya ÖZDEN, Mehmet Ali ŞAHİN.11 kişi ve Tersaneden ilave kadro ile  eksik işleri 7 yılda tamamladık.

Japonya’da bir yıl eğitim gördükten sonra Tersane’ye dönen Gemi İnşa Mühendisi Seyfettin TATLI(halen ABS Türkiye Müdürü) ile 1 yıl ve Gemi İnşa Mühendisi Osman ÖZCUMALI ile 5 yıl birlikte çok zevkli ve verimli bir çalışma dönemi geçirdik.

1999 senesine kadar 3 adet 80 Ton Jib Kreyn,1 adet 16 Ton Jib Kreyn imalat ,montaj ve test çalışmaları tamamlandı. 75.000 DWT Kuru Yük gemisi ALMA ATA ambar kapakları imalatı ve gemiye montaji ile  75.000 DWT luk TAŞKENT Gemisini kapaklarının imalatı da 1999 senesine kadar tamamlandı.

4 adet jib kreyn ve 2 gemilik ambar kapakları imalatı süresince tüm ekibimiz çok iyi bir tecrübe kazanmıştı. Artık bundan sonra ambar kapağı ve kreyn imalatında yeni siparişlere cevap verebilecek durumdaydık.JIB kreynlerin montajinda büyük emeği geçen elektrik mühendisi Ali İhsan SELAMET ve Süleyman DOĞAN’a teşekkür borçluyuz.

En son Almanya siparişi 2 adet RO-RO gemilerinin ambar kapakları imalatına devam ederken 1999 depremi oldu. Deprem sırasında ben yıllık iznimi kullanmak üzere ailemle birlikte Artvin – Arhavi’de köyümde bulunduğum sırada bir radyo haberinden Bakanlar kurulu kararıyla Gölcük depremi nedeniyle ağır hasar gören donanmaya ait Gölcük Tersanesinin Pendik Tersanesi’ne taşınmasına karar verildiğini öğrendim. Tersaneye döndükten sonra 3 ay kadar eksik kalan RO-RO gemisi ambar kapaklarını tamamladık. AMBAR KAPAKLARI  ve KREYN  imalat ve montajinda çıraklık, kalfalık, ustalık eserlerimiz:

26.300 DWT Gemi Ambar  kapakları , 300Ton/73 m GANTRY KREYN   ÇIRAKLIK ESERİMİZ

75.000 DWT Gemi Ambar kapakları, 450 Ton/129 m GANTRY KREYN  KALFALIK ESERİMİZ

RO-RO Gemi Ambar  kapakları  ve 510Ton/ 65 m   GANTRY KREYN      USTALIK ESERİMİZ

 

JAPONYA’da 4,5  AYLIK UYGULAMALI EĞİTİM KURSU

JICA tarafından düzenlenen 4,5 aylık  bir eğitim programı için Pendik Tersanesine bir davet gelmişti.Malzeme Elleçleme  Ekipmanlarının (Kreynler)  Bilgisayar Destekli Dizayn ve İmalati konulu bu eğitim program için İlgili kurum beni seçince seyahat hazırlıklarına başladım. Japonyaya gitmeden önce 1 ay Türk Japon Dostluk Derneği tarafından Yıldız Teknik Ünversitesi Kampusunde düzenlenen akşam Japonca kurslarına katıldım.

Kurs merkezine vardığım ilk gün  hem ikamet edeceğimiz ve hem eğitim göreceğimiz tesislerde akşam Japonca kursunun olduğunu öğrenince katılmak istedim.1 haftalık temel Japonca kursuna katılmış olanlar için açılmış bir kurs olduğu için adapte olamazsınız diyerek kabul etmek istemediler. Ben Türkiye’de 1 ay kadar temel bir kursa katıldığımı söyleyince müsaade ettiler. Japonca öğrenmeye çok hevesli olduğumu gören  Japonca hocalarımız bana çok yardımcı oldular ve destek verdiler. Ben dönünceye kadar İngilizce eğitim programına devam ederken bir yandan JAPONCA öğrenmeye devam ettim.

Dönem sonu kursta yapılan çalışmalar ve eğitimle  ilgili olarak hazırladığım sunumu  iyi bir hazırlık sonrası  JAPONCA olarak yaptım. Kurs bitimi yapılan veda töreninde bereber eğitim gördüğümüz gurub  adına veda  konuşmasını benim yapmam istendi.Bu konuşmayı da Japonca olarak yaptım.Daha önce aynı merkezde kursa katılan binlerce öğrenci arasında ilk defa benim hem dönem sonu çalışma raporu sunumunu ve hem de  veda konuşmasını Japonca yaptığımı söyleyerek takdir ve tebriklerini  bildirdiler.

MARMARAY  ve OSMANGAZİ köprü projelerinde JAPON mühendis ve yöneticilerle  iyi bir diyalog ve  iletişim kurmada Japonca bilmenin  çok faydasını gördüm.

 

JAPONYA’an Gözlemler- İzlenimler.

Bilim, sanat ve ekonomik kalkınmada JAPON MUCİZESİ diye nitelenen olağanüstü başarılarının temelinde Japon kültürü ve ulusal niteliklerinin önemli rolü vardır. Japonya’da bulunduğum 4,5 aylık süre içerisinde yaptığımız eğitim ve fabrika gezileri sonucu edindiğim izlenimler  özet olarak aşağıda verilmiştir.

1-JAPON halkının temel özellikleri

-Çalışkanlık

-Özveri

-Vergi yükünü inanarak taşımak

-Ulusal güçlükleri birlikte göğüslemek

-Hesaplı ve tutumlu olmak

-He rişi, her görevi büyük bir ciddiyet ve özenle yapmak

-Zamanı iyi kullanıp değerlendirmek

-Kurallara bağlı omak

-Sade yaşamak, az tüketip çok üretmek

-Eğitim için hiç bir özveriden kaçınmamak

2-Deneyip yanılma, yaparak öğrenmek ilkesine önem veriyorlar. Yapıyorlar,yanılma ve hataları yeniden değerlendiriyorlar, yeniden deniyor öğrendiklerini geliştiriyorlar, ufak iyilreştirmelele daha iyisini yapmaya çalışıyorlr.Konularıyla ilgili dünyada olup bitenleri çok iyi izleyip veri topluyorlar.Verileri çok iyi bir şekilde kodlayıp her an kullanılabilecek şekilde saklı tutuyorlar. Arşivleme ve dökümantasyona çok önem veriyorlar.

3-Birlikte çalışmaya , ekip çalışmasına çok önem veriyorlar. Doğada yalnız, toplumda yarışma içinde görünen JAPON’lar her işi grupla birlikte yapmak eğilimindedir. Bu yüzden bürolar, ofisler birer kişilik değil topludur.

4-Japonların iş ve başarı konusundaki düşünce ve özelliklerini geçen yüzyıl yaşamış bir Japon yazarın söyledikleri çok güzel açıklamaktadır.                                                                  “Büyük bir iş başarmak istersen ufakla başla.Küçük hizmetler giderek büyük işlere dönüşür.Verimi arttırmak için unutmaki pirinç tanelerinin ağırlığını değil , sayısını çoğaltıyoruz. Her çaba yüzlerce dönümlük ekime, küçükte olsa bir katkıdır. En uzun yolculuk bir ilk adımla başlar. Avuç avuç topraklarala koca dağlar eritilir, yeniden yaratılır.”

         5-KAİZEN (SÜREKLİ GELİŞTİRME)  ve TOPLAM KALİTE KONTROL

Jaonca bir terim olan KAİZEN küçük çapta düzeltme ve iyileştirmelerin birikimi (sürekli iyileştirme geliştirme ) anlamındadır.                                                                                                     TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ üretim ve hizmetlerin her kademesinde görev alanların çok yönlü iletişim ve bütünleşmesine dayanan, belli tekniklerle donatılmış tüm insan kaynaklarını aynı doğrultuda seferber edip insanın yaratıcı gücünü harekete geçiren bir yönetim sistemidir.

Japonya’da gezip gördüğümüz tüm işyerlerinde Toplam Kalite Yönetimi benimsenmiş olup, uygulanmakatdır. İşyerlerinde devamlı proje üreten, öneri getiren, kalite çemberi gurupları, proses geliştirme ekipleri, kalite geliştirme ekipleri, disiplinler arası ekipler , bireysel öneri sistemleri gibi faaliyetler geniş olarak yer almaktadır.

Sürekli geliştirme (KAİZEN) ve TOPLAM KAİLİTE YÖNETİM SİSTEMİ’nin yararları şöyle özetlenebilir.

1-Kuruluşun  tüm faaliyetlerinde bir canlılık meydana gelir.

2-Topluluğun aynı amaç ve hedef doğrultusunda çalışması sağlanır.

3-Departmanlar kendi işlerini daha etkin ve verimli şekilde yürütür.

4-İyi bir haberleşme ve etkileşim içinde olan departmanların ortak sorunları daha çabuk çözümlenir.

5-Çalışanların bilgi ve beceri düzeyleri yükselir motivasyonu artar.

6-Üretkenlik ve verimlilik artışı sağlanır.

6- 5-S YÖNETİM TEKNOLOJİSİ

Japonca 5 kelimenin baş harflerinden gelen 5-S geleneksel Japon kültüründen ortaya çıkan bir kavramdır.Japonya’da herkesin çok dar çevrelerde küçük yerlerde yaşamak zorunda kalması , kısıtlı mekanların etkin ve ekonomik olarak , düzenli ve tertipli kullanılmasını ön plana çıkarmıştır.

S ile başlayan JAPONCA kelimeler ve anlamları aşağıda verilmiştir.

1-SEİERİ-Sınıflandırma                                                                                                                   2-SEİTON-Düzenleme                                                                                                                          3-SEİSO-Temizlik                                                                                                                                     4-SEİKETSU-Standartlaştırma                                                                                                                        5-SHITSUKE-Disiplin                                                                                                                 Japonaya’da tüm işyerlerinde 5S uygulamalarına çok önem verilmektedir. Zira 5S diğer iyileştirme çalışmalarına temel oluşturduğundan işyeri iyileştirme çallışmalarında birinci önceliğe sahiptir.

5S’i uygulayan şirketlerde bu uygulamalardan elde ettikleri sonuçlarla ilgili söylenenler şunlardır:

1-Kaza ve yaralanmalar azalır ,ortadan kalkar.                                                                                        2-Temiz ve düzenli bir işyerinde daha keyifli çalışılr.                                                                            3-Zaman kayıpları azalır.                                                                                                                           4-Gereksiz malzemeyi bulundurmaktan kurtulunur.                                                                                                5-Makinelerde muayene kolaylaşacağından daha iyi önleyici bakım sağlanır.

6-Daha etkin ve verimli saha kullanımı sağlanır.                                                                                            7-Koridorlar ve küçük alanlardan daha verimli yaralanılır.                                                                                    8-Olağan dışı durumlar hemen fark edilir.Önlem alınır.                                                                             9-Çalışanlar işyerine daha çok bağlanır işyeri ile iftihar eder.

Ülkemiz siparişi olarak inşa edilen gemilerin kontrolu için 9 ay Japonyada kalan sayın Ali CAN “Bir Tersane Bir Hayat “ isimli anı kitabinda JAPONYA Tersaneleri ve Japon Tersaneciliğinin tarihi gelişimi hakkında geniş bilgiler vermektedir.Ali Can beyin izlenimlerinden bazı alıntılar aşağıdadır.

“Japon tersaneciliğinin ve sanayisinin mucizevi kalkınmasındaki JAPON insanının rolünü araştırırken, Japon insanının öne çıkan vasıflarını sıralamaya çalışmıştık. Özetle:

-Japon insanı kendisi için değil , Japonya için çalışıyor.                                                                              -Japon insanı mütevazi yaşamayı tercih ediyor, tasarruflu davranıyor.                                         -Japon müteşebbisi kendini Japonya’ya borçlu hissediyor, zenginliğini yine Japonya için harcıyor.                                                                                                                                              -Ülke kalkınmasının sürekli gelişen bir sanayi ile mümkün olacağına bütün Japon halkı inanmış , her sabah işe başlarken, bizdeki Onuncu Yıl Marşı gibi bir “Sanayi Marşı”nı büyük bir coşkuyla hep beraber söyleyip işbaşı yapıyorlar.

Yeni bir Japonya kurmak için,    Gelin kudret ve aklımızı birleştirelim.   

Bir şeyler  katmak için elimizden gelen her şeyi yapalım.   

Bir kaynaktan çağlayan su gibi,   Sonsuz ve devamlı,     Mallarımızı dünya halklarına gönderelim.     

Samimiyet ve ahenkle çalışalım.    Büyü sanayi, büyü, büyü….”

 

tüm hakları Mustafa Hatinoğluna Aittir (Karabük Gündem Gazetesi)