Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

KAKAVA ŞENLİKLERİNE OŞ GELDİN BE YAA..

ÖZET: Trakyalı Atçe, cep telefonundan kocasını aramış:

-“Abe saat kaç oldu nerdesin aala?

-“Ayatım ani senin çok biyendiğin bi yüzük vardı ya… Ani paracım yoktu, alamamıştım ve bigün sana bunu alıcam beya demiştim ya ani… Atırladın mı?

Bu sözleri duyan kadın yumuşamış.

Heyecandan titreyen sesi ile:

-“Eeee…. Atırladım tabiii ayatım. Atırlamaz olur muyum?”

Adam da:

-“A işte… Te o kuyumcunun yanında ki kaavede arkadaşlarla kiyaat oynuyoz beyaa…”

ÖZET: Trakyalı Atçe, cep telefonundan kocasını aramış:

-“Abe saat kaç oldu

 Malum bu hafta baharın müjdeleyicisi Hıdırellez Haftası… Karabük’te, Safranbolu’da, Eflani’de küçük çaplı da olsa etkinlikler yapıldı… Halkın yazarı Titrettin Abinizde bahara merhaba demesin mi? Desin elbette… Madem Hıdırellez zamanı, dedim ki kendi kendime bunun membaı 1400 yıllık geleneğin sürdürüldüğü Edirne’de KAKAVA ŞENLİKLERİ.. Titrettin Abiye de Edirne’de kutlamak yakışır Hıdırellez’i… N’olacak ki şunun şurası 640 km. Geze geze giderim…

Edirne Belediye Başkanı sayın Av. Filiz GENCAN AKIN da haber salmış… “Titrettin Abiye söyleyin şenliklere gelsin.. O gelmeden ben burda Hıdırellez Ateşini yakmam. Gelirken de bi kucak odun getirsin” demiş…

 

HIDIRELLEZ ATEŞİNE YANDAN KATKIMIZ…

Bastım Yazıköy’e gittim odun için… Yazıköy’de ahşap doktoru Kadir ÇAY kardeşimin mobilya dükkanına… Dedim ki “Kadir kardeşim hayat memat meselesi… Sende vardır, bi kucak odun ver bana, yoksa bu sene Edirne’de Hıdırellez Ateşinin yanmama riski var… Herşey bizim götüreceğimiz oduna bağlı” dedim…

Abi bende hep ahşap artıkları var, yan komşum Mehmet abi de meşe odunu var. Ondan alalım, dedi… Arabanın bagajı silme meşe odunu doldurduk hep beraber… Sonrasında ver elini Edirne…

 

27 HARFLE DE GAYET GÜZEL ANLAŞILIYO…

Şu yaşıma geldim, daha Trakya görmüş adam değildim… Daha Trakya bölgesine adım atar atmaz kocaman pankart yaptırmışlar “OŞ GELDİN BE YA” diye…

Biraz daha giderken yol kenarında kocaman yön tabelası “alkara”.. “ayrabolu”… Yani Malkara, Hayrabolu… Kelimeleri tasarruflu kullanıyor Trakyalılar… “H” harfi literatürde hiç yok, “M” harfi de kısmi şekilde kullanılıyo…

Sonuçta 27 harfle de gayette güzel anlaşıyo Trakyalılar…

Biraz daha Edirne içlerine girerken önceki arabanın camında “ARABADA KIZAN VAR” yazıyo… Bebe uyanmasın diye kornaya basmadım, zaten Edirne’de kornaya basana hiç rastlamadım… Koskoca Edirne’de trafik ışığı bile yok… Trafik kendi kendine akıyo… Caddeler geniş… Düz bi alana yayılmış Edirne… Her caddesi hareketli… Merkez nüfusu 190 bin ama hareketli bi şehir… Hele ki Hıdırellez Şenlikleri var diye Türkiye’nin dört bi yanından turlar gelmiş… Yurt dışından da gelen çoktu…

 

ÜJ BEJ DERKEN İŞTE KAKAVA ŞENLİKLERİ…

Trakya insanı çok neşeli keyifli… Şenlik nedeniyle hemen hemen tüm kadınlar yöresel kıyafetler giyip kafalarına kırmızı veya sarı çiçeklerden taçlar yapmış.. Caddeler, Şenlik alanı çiçek bahçesi gibi… Kapı gıcırtısını duyan zaten başlıyo 9/8 lük döktürmeye… Gündüz saat 13:00’ten gece yarısına kadar hep roman havaları… Yorulmakta bilmiyor bu Trakyalılar…

Şenlik alanında kocaman açılış ateşi yakıldı… Bi bagaj odunu atıverdim ateşe… Ateşten atlayan mı dersin, dilek dileyip Tunca nehrine dileklerini atan mı dersin, kocaman ağaca dileklerini bağlayan mı dersin ne ararsan hepsi var…

Ama yalan yok Şenlikler beklentimi tam olarak karşılamadı… Ünü dört cihana yayılmış KAKAVA ŞENLİKLERİ’nin çok büyük bölümü konserler… Yerel sanatçılar söylüyo, Trakyalılar oynuyo… Edirne’nin tanıtımı için böylesi güzel bir kalabalık gelmişken, çok daha güzel etkinlikler yapılabilirdi sanırım…

 

ŞENLİKLERE BY FATİH İLE ŞAHİN ORGANİZASYON DOKUNSAYDI KEŞKE…

İnsan 640 km yol gidince haliyle Şenliklerden beklenti de yüksek oluyo… Yalan yok, Safranbolu’da By Fatih Organizasyon’un, Şahin Organizasyon’un eli değen birçok etkinliğe katıldım… Organizasyon anlamında bizim yerel firmalarımızın eline Edirne’dekiler su dökemez… Çok kesin, çok net…

 

ÖNCE SELİMİYE CAMİİ, SONRASI CİĞERCİ NİYAZİ USTA…

Edirne’ye gidilirde Osmanlı padişahı II. Selim döneminde Mimar Sinan’ın yaptığı ve “ustalık eserim” dediği Selimiye Camiine gidilmez mi?? Gidilir elbette… Büyük bölümünde tadilat var ama yine de gezebildiğim kadarı bile muhteşem bir şaheser… Ordan çıkıp Hasan Sezai Hazretleri türbesine, ardından da Rüstempaşa Kervansarayı derken, en son ciğerci Niyazi Ustada aldım soluğu…

Özetle Edirne hakikaten güzel bi şehir… İyi ki gitmişim dediğim yerler arasına girdi Edirne’de…

Pazartesi yazımızda görüşene dek esen kalın be yaa..