26 gündür devam eden Demokrasi Mitingleri dün gece
son bulurken Karabük kent meydanına adeta aktı.
15 Temmuz gecesi itibariyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın işaretiyle vatandaşlar meydanlara çıkan halk, nöbetin 26. gününde yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteği üzerine tüm Türkiye’de olduğu gibi Karabük’te de demokrasi nöbetine virgül koydu.
Karabük Valisi Mehmet Aktaş’ın 26 gün içinde günlük mesajları ve basın yolu ile duyuruları sonrası her gece kent meydanına akan Karabüklüler Demokrasi Mitingine dün (Çarşamba) akşam noktayı yine yoğun bir kalabalık katılım yaparak tamamladı
Karabük Valisi Mehmet Aktaş başta olmak üzere, Vatandaşların yoğun katılımları ile gerçekleşen demokrasi mitingleri final akşamında Karabük Belediyesi bandosu da güzel gösterilere imza attı.
Karabük Milletvekili M.Ali Şahin’in katılımı ve teşekkür konuşması ile tamamlanan kent meydanında ki demokrasi mitinginde Coşku Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video konuşması ile arttı.
Karabük Kent Meydanı’nda toplanan hemşehrilerine seslenen Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını dinlediklerini ve nöbetlere nokta değil virgül konulacağına dikkat çekerek, “Sayın Cumhurbaşkanımız Başkomutanımız demokrasi nöbetlerine virgül koyacağız dedi. Dikkat edin nokta diyebilirdi, virgül dedi. İhtiyaç olduğunda tekrar siz görevinizi yaparsınız demektir” dedi.
Konuşmasına FETÖ elebaşını eleştirerek başlayan Milletvekili Mehmet Ali Şahin, “Dinimizi öğrenmemiz için Pensilvanya’dan yapılacak yayınlara ihtiyacımız yok. Bizim dini birikimimiz bize yeter. Türkiye, halkımızın demokrasiye sahip çıkması sonucu artık demokrasinin de beşiğidir. Ülkemiz aynı zamanda ilimlerinde, İslami ilimlerin de merkezidir. O nedenle yurt dışından yapılan yayınlardan dinimizi öğrenecek değiliz. Aklımızı kullanacağız” diye konuştu.
Şahin, konuşması esnasında vatandaşların idamla ilgili çağrılarına da değinerek, “Ergenekon’dur, Balyoz’dur bir takım davalar oldu. Şu anda eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ Paşa falan ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılmıştı. Eğer Ergenekon ve Balyoz davaları sırasında yasalarımızda idam olsaydı bir çok komutan idama mahkum edilmiş olacaktı. Şimdi bunun paralel yapının girişimi sonucunda bu davaların açıldığına yönelik bir kanaat var. Diyelim ki idam cezası olduğu için bunlardan birkaç tanesini asılsaydı ve sonra dosyalar tekrar açıldığında yanlışlık olmuş diyerek asılan insanları geri getirebilir miydik? O nedenle idam konusu çok hassas bir konudur” dedi.