Murat ORHAN “Bu Bir Hukuk Zaferidir” Dedi

ORHAN “YANLIŞ HESAP YARGITAY’DAN DÖNDÜ VE İLİŞKİLİ ŞİRKETLERİN (ÇELSANTAŞA.Ş., ÇAĞ ÇELİK A.Ş., YOLBULAN A.Ş.) KARDEMİR’LE TİCARET YAPMA MÜSAADESİ İPTAL EDİLDİ.” DEDİ… Bugün Basın toplantısı yaparak alınan son yargı kararlarını açıklayan Kaptan DÇ Karabük HH Genel Müdürü ve Eski Haddeciler Derneği Başkanı Murat Orhan; “Kardemir A.Ş. Yöneticilerinin sahibi oldukları Yolbulan A.Ş.,ÇelsantaşA.Ş ve Çağ Çelik A.Ş şirketlerinin […]

ORHAN “YANLIŞ HESAP YARGITAY’DAN DÖNDÜ VE İLİŞKİLİ ŞİRKETLERİN (ÇELSANTAŞA.Ş., ÇAĞ ÇELİK A.Ş., YOLBULAN A.Ş.) KARDEMİR’LE TİCARET YAPMA MÜSAADESİ İPTAL EDİLDİ.” DEDİ…

IMG_1783

Bugün Basın toplantısı yaparak alınan son yargı kararlarını açıklayan Kaptan DÇ Karabük HH Genel Müdürü ve Eski Haddeciler Derneği Başkanı Murat Orhan; “Kardemir A.Ş. Yöneticilerinin sahibi oldukları Yolbulan A.Ş.,ÇelsantaşA.Ş ve Çağ Çelik A.Ş şirketlerinin KARDEMİR A.Ş ile yaptıkları ticaretlerin yasal dayanağını oluşturan 2011 Yılı Genel Kurulunun ilgili maddesi  T.C. Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin Esas No :2014/13078 Karar No:2014/19027 Kararına Uyarak Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2015/25 Esas Nolu 05.03.2015 tarihli kararı ile iptal edilmiştir.”  Dedi…

MURAT ORHAN ” KARDEMİR A.Ş. YÖNETİCİLERİNİN HÂKİM HİSSEDARI OLDUKLARI YOLBULAN, ÇELSANTAŞ VE ÇAĞ ÇELİK FİRMALARINA KARDEMİR İLE TİCARET YAPMA VE REKABET ETME MÜSAADESİ VEREN 2011 TARİHLİ KARDEMİR GENEL KURULU YARGITAY İLÂMI İLE İPTAL EDİLMİŞTİR.” ŞEKLİNDE Kİ  AÇIKLAMASI  KENTTE BOMBA ETKİSİ YARATTI.

İŞTE MURAT ORHAN’IN AÇIKLAMALARI ;

 

cats“KAPTAN D.Ç. A.Ş’nin avukatları ve KARDEMİR hissedarı olan Murat Orhan tarafından bu maddeye şerh kondu ve aynı maddenin iptali için Karabük Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açıldı. Fakat, ticaret müsaadesine çoğunluk oyu ile izin verildiği gerekçesi ile dosyadaki aleyhte bilirkişi raporlarına rağmen mahkeme davayı reddetmiş ve Yargıtay tarafından da bu karar onanmıştı.

Bu sebepten dolayı da KARDEMİR A.Ş, Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) 19.0.1.2015 tarihinde, “KAPTAN D.Ç. A.Ş ile 2011 yılının genel kurulunun 4. Maddesi olan Ticaret Müsaadesinin iptal davası yerel mahkemede lehimize sonuçlanmış ve Yargıtay tarafından onanmıştır.” şeklinde açıklama yapmıştı.

ANCAK; KARDEMİR’DEKİ HUKUKSUZLUKLARA KARŞI YILLARCA MÜCADELE VEREN FİRMALARIN Avukatları, Yargıtay 11. Hukuk Dairesine müracaat ederek, karar düzeltme talebinde bulundu.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, yapılan bu başvuruyu Esas:2014/13078, Karar No: 2014/19027 İlamı ile haklı  buldu ve aynen; “ …..bu durumda tüm dosya kapsamı ve içeriğindeki bilgiler nazara alındığında, iptali istenen genel kurul kararı ile davalı şirket yönetim kurulu üyelerine 6762 Sayılı TTK’nın 334 ve 335. Maddelerinde düzenlenen hususlarda yetkiler tanınmış ise de, aynı yöneticiler hakkında daha önce alınan maddelerdeki yetkilerin verilmesinden kaynaklanan eylemlerinden dolayı açılmış ve devam eden bir ceza davasının bulunmasına göre, aynı kişilere yeniden aynı yetkilerin tanınması afaki iyi niyet kurallarına aykırı olup, söz konusu kararın çoğunluk oyu ile alınmasının da yapılacak değerlendirmede etkili olmayacağı, bir başka anlatımla kararın oy çokluğu ile alınmış olmasının afaki iyi niyet kurallarına aykırılığı ortadan kaldırmaya yetmeyeceği, bu itibarla davacının isteminin kabulü ile afaki iyi niyet kurallarına aykırı bulunan davaya konu genel kurul kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından davacı vekilinin karar düzeltme istemi yerinde görülmekle Dairemizin onama ilamının kaldırılarak, mahkemece verilen kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 05.05.2014 günlü, 2013/17758 Esas-2014/8455 Karar Sayılı onama ilamının kaldırılarak, mahkemece verilen kararın davacı yararına BOZULMASINA 04.12.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.” Dedi.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin ilâmında belirtilen bozma sebepleri doğrultusunda dosya Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildi.

05.03.2015 Tarihinde Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava yeniden görüldü ve 2015/2 Esas Nolu yerel mahkeme ilamında;

“ Usul ve Yasaya uygun olan Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/13078 Esas ve 2014/19027 Karar Sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verildi. Dosya incelendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Açık yargılamaya son verildi.

  • Açılan davanın KABULÜNE
  • 08.2011 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul toplantısında alınan 4 Nolu maddenin afaki iyi niyet kurallarına aykırı olduğu anlaşılmakla İPTALİNE,”karar verildi.

İlişkin karar 05/03/2015 tarihinde davacı vekili ve davalı vekilinin huzurunda tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmaz üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı  dendi.

Bu mahkeme kararının kesinleşmesinden sonra Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) hesap uzmanlarının, KARDEMİR A.Ş’nin 2011 Yılındaki Yönetim Kurulu Üyeleri; Mutullah Yolbulan, Kamil Güleç, Mustafa Yolbulan, H. Çağrı Güleç, Ahmet Zeki Yolbulan, Cavit Yücel ve Burak Yolbulan’a ait ve ortak oldukları tüm şirketlere yapılan KARDEMİR A.Ş.’den mal alımlarında sağladıkları karları ticari faiziyle iade etmesini talep etmeleri bekleniyor.

Bundan sonra ise KARDEMİR A.Ş’nin Yönetim Kurulu üyelerinin sahibi/ortağı oldukları Yolbulan, Çelsantaş ve Çağ Çelik şirketlerinin KARDEMİR A.Ş ile yaptığı tüm alım-satım ticaretleri (Kütük demir, inşaat demiri, profil demiri, ray demiri, pik, hurda demir, köşebent demiri, maden direği, kok ve yan ürünleri, oksijen ve yan ürünleri, cüruf değerlendirme ürünleri) sonucu elde ettikleri kârları  ticari faizleri ile birlikte KARDEMİR A.Ş’nin kasasına geri iade etmeleri söz konusu olabilecektir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ve Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından alınan kararların, 2013 ve 2014 tarihli Kardemir Genel Kurullarında verilen ticaret müsaadelerinin kaldırılması ile ilgili devam etmekte olan davalarda da emsal teşkil edeceği kaçınılmaz bir gerçektir.

27.03.2015 Cuma günü yapılacak olan KARDEMİR A.Ş’nin Olağan genel Kurulunda 2015 yılı için istenilecek olan “Ticaret Müsaadesi izni” maddesi Genel Kurulda çoğunluk kararı ile alınsa dahi, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin İlamında belirtilen sebeplerle  bu genel kurul kararının da iptal edilmesi kaçınılmaz olacak ve ilişkili şirketlerin Kardemir’den mal alımları yine/yenidenhukuksuzhale gelecektir.

Sonuçta KARDEMİR A.Ş Yönetiminde bulunan şahısların sahibi olduğu Yolbulan, Çelsantaş ve Çağ Çelik şirketlerinin artık KARDEMİR A.Ş ile ticaret yapmaları yasal olarak imkansız hale gelecektir.

Bu süreçte Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin kararı ile 2011 Yılı ticaret müsaadesinin iptali sonucu 2013 ve 2014 tarihli ticaret müsaadelerinin de iptal edilmesi halinde, Yolbulan, Çelsantaş ve Çağ Çelik tarafından KARDEMİR A.Ş’nin kasasına Milyon Dolarları bulan paraların iade edilmesi gündeme gelecektir.

Öte yandan, KardemirA.Ş Yönetimini oluşturan ve aynı sektörde faaliyet gösteren Yolbulan, Yücel ve Güleç ailelerinin haksız rekabet yaptıklarına ilişkin olarak uzun yıllardır verdiğimiz hukuksal mücadeleyi tüm Karabük halkı, Ülke genelindeki Demir Çelik Sektörü ve Kardemir Hissedarları yakından bilmekteydi.Haksız rekabet suçunu işledikleri isnadıyla ve 2 yıla kadar hapis cezası gerektiren sevk maddeleri uyarınca 2 kez cezalandırılmaları talebiyle haklarında Karabük 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/531 Esas sayılı dosyası üzerinden kamu davası açılmış olan;  Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Mutullah Yolbulan, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Kamil Güleç,  Yönetim Kurulu Üyesi Cavit Yücel, Genel Müdür Fadıl Demirel ve diğer sanıkların yargılanmalarına devam edilmekte olup; mahkemenin 19.06.2014 tarihli ara kararı ile; sanıkların üzerlerine atılı haksız rekabet suçu bakımından suç tarihi ve davanın görüldüğü tarih itibarıyla eski ve yeni türk ticaret kanunu kapsamında haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda; konusunda uzman olan ve hukuk fakültesinde ticaret hukuku ve ceza hukuku alanında ihtisas yapmış üç kişilik heyetten bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir. Mahkemenin bahsi geçen ara kararına göre tamamı hukukçu akademisyenlerden müteşekkil üç kişilik heyet tarafından oluşturulan bilirkişi raporu geçtiğimiz aylarda tamamlanmış ve dava dosyasına sunulmuştur. 27.10.2014 tarihli söz konusu bilirkişi raporunun “sonuç ve kanaat” kısmında, AYNEN;

“1) Bilirkişi Kurulumuz; Sanıkların Eylemlerinin, Normal Kabul Edilemeyecek, Rekabeti Tehlikeye Sokan Veya Rekabetten Beklenen Sonuçları Boşa Çıkaran Rekabetin İşlevsel Fonksiyonel)  Kurallarına Aykırı Davranış Olarak Nitelendirilmesi Gerektiği,

 2) İşbu nedenle gerek mülga Ticaret Kanunu madde 57’de yer alan, “Hüsnüniyet kaidelerine aykırı bir şekilde elde ettiği veya öğrendiği imalât veya ticaret sırlarından haksız yere faydalanmak veya onları başkalarına yaymak; … Rakipler hakkında da cari olan kanun, nizamname, mukavele yahut mesleki veya mahalli âdetlerle tâyin edilmiş bulunan iş hayatı şartlarına riayet etmemek”, Yeni Ticaret Kanunu Madde 55’de Yer Alan “Üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek; özellikle, gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendiren veya başkalarına bildiren dürüstlüğe aykırı davranmış olur… İş şartlarına uymamak; özellikle kanun veya sözleşmeyle, rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında veya çevrede olağan olan iş şartlarına uymayanlar dürüstlüğe aykırı davranmış olur” hükümlerine aykırılık teşkil ettiği sonuç ve kanaatine varmış bulunmaktadır.” şeklindeki tespit ve değerlendirmeler yer almakta olup, daha önce Sermaye Piyasası Kurulu tarafından varlığı tespit edilmiş olan suç mahiyetindeki ve hukuka aykırı nitelikteki “haksız rekabet eylemleri” bu kez de akademisyen bilirkişiler tarafından saptanmıştır.

Biz geçmişten beri KARDEMİR Yönetiminde bulunan arkadaşlarımıza gerek basın yoluyla, gerekse bire bir görüşmelerimizde ön alım adı altında hisseleri bloke ederek, ‘kendi şirketlerinize %80 civarı mal aktarmayın, aktardığınız mamullere 10-20 dolar kar koymayın, ayrımcılık yapmayın, genel kurullardaki oy çokluğunuz haksızlıklar karşısında bir şey ifade etmeyebilir, Karabük’teki biz haddecileri, demir tüccarlarını ve bu aldığınız demirleri kendi araç filolarınızla nakil edip, nakliyecileri mağdur etmeyin, Karabük’ü bir bütün olarak görün’ diye çok söyledik.

Bunun yanı sıra ‘KARDEMİR’de yapılan yatırımlarda, KARDEMİR’in kullandığı sarf malzemelerde, hizmet ve tüm mal alımlarında önce Karabük’ten temin etmeye çalışın. KARDEMİR ile Karabük’ü birbirinden uzaklaştırmayın’ diye de çok söyledik.

Fakat bizim bu söylemlerimize karşı Kardemir Yönetimindekiler kendilerinden başka hiçbir şey düşünmediler. Bu hukuksuzluklar Yargı tarafından sonuçlandırılmaya devam edecekve Karabük kamuoyu da gerekli vicdani değerlendirmeleri yapacaktır.

Bilinmesi gerekir ki, Yanlış Hesap Bağdat’tan Döner ve Adalet Er Geç Gerçekleşir.”

Exit mobile version