Sosyal medya yasa tasarısı detayları gün yüzüne çıkarken konunun özgürlük dengeleri de dikkate alınarak ‘sosyal medya yasağı’ şeklinde değil; müeyyide ile ele alınması benimsendi.
Edinilen bilgilere göre ‘sosyal medya yasağı gelecek, sosyal medya kapanacak’ söylemleri yerini ‘düzenleme olacak’ anlayışına bırakıyor
Sosyal medya üzerinden İnsanların çirkin söylemleri yanı sıra yalan bilgiler vererek toplumda kaos yaratmaya çalışanların önüne geçmek için “Sosyal medya düzenlemesi” gündeme gelmiş, konuya yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan da flaş açıklamalarda bulunarak, sosyal medyadaki düzensizliğe dikkat çekmişti..
Son yapılan çalışmalar neticesin de ilgili sosyal medya düzenlemesinin özgürlük dengeleri de dikkate alınarak “sosyal medya yasağı şeklinde değil; müeyyide” ile ele alınması benimsendi.
Konunun özgürlük dengeleri de dikkate alınarak “yasaklama değil müeyyide” ile ele alınması benimsenirken düzenlenen son toplantıda, “Sosyal medya dünya için sorunlar yaratıyor.
Kurullarda gerçekleşen toplantıda ‘Mevcut hukuk sistemi gereksinimlere cevap vermiyor’ görüşü ile “Almanya ve Fransa başta olmak üzere tüm dünya yeni bir hukuk inşa etmeye çalışıyor dolayısı ile Türkiye de sosyal medya ile ilgili yeni bir hukuk inşa edilmesi gerekiyor” denildi.
Sosyal medyada suçlar sonrasında bir muhatap bulunamıyor. Suç işleyenler ile ilgili işlem yapılması süre alıyor. görüşü dile getirilen toplantıda, “zaman çok önemli. Yapılan şeyler büyük bir hızla yayılırken siz yargı boyutunu devreye sokmaya çalışıyorsunuz. Oradan karar çıkana kadar algı gerçeğin önüne geçiyor ve yeni bir gerçeklik meydana geliyor. Buna gerçeğin bükülmesi deniyor. Suç niteliği taşıyan paylaşımların büyük hızla kaldırılmasını sağlayacak düzenleme yapılmalı.” görüşüne yer verildi
Öte yandan Terör, iftira, küfür, kadın ve çocuk istismarı, suç ve suçluyu övme, şiddeti özendirme, kamu düzenini bozma ve nefret suçları sosyal medyada işlendiğinde yaptırımsız kalmayacak.
Yasalarda suç sayılan her fiil sosyal medya paylaşımları için geçerli olacak.
Dünya 6 aydır, Kovid-19 pandemisi ile boğuşuyor.
Ancak bu süreçte bir de ortaya infodemi yani sosyal ağlar üzerinden virüs hakkında yalan haberlerin yayılması sonrası da Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus “Yalan haberler virüsten daha tehlikeli” dedi.
Sosyal medyada özellikle kimliğini saklayan anonim hesaplar üzerinden ırkçılık ve nefret suçlarının önüne geçilemiyor.
Türkiye de karşıt görüş içinde olanların troller marifeti ile yaptığı çirkin saldırılar, ırkçı, faşist söylemler yanı sıra şiddet ifadeleri ve Dünya da ABD ve Batı’da aşırı sağcı Neo-nazi grupların körüklediği ırkçı paylaşımlar nedeniyle yüzlerce kişiye saldırılar olabiliyor..
ABD yönetimi Avrupa’daki müttefiklerine Çin merkezli TikTok’u yasaklamaları konusunda baskı yapıyor.
Washington, TikTok’taki kullanıcı bilgilerinin Çin yönetimine verildiğini ileri sürüyor.
Çin ise “Demek ki ABD merkezli sosyal ağlar bunu yapıyor” diyor.
Batılı ülkeler kişisel bilgilerini öne sürerek birçok uygulamaları kontrol altına almak için yeni yasal düzenlemeler yapıyor
Gündemden hiç düşmeyen bir konu da siber zorbalık. Yaşları 8 ile 18 arasında değişen internet kullanıcıları, sosyal medyada karşılaştıkları baskılar ve hakaretler nedeniyle psikolojik sorunlarla karşılaşıyor.
Yine Sosyal ağların Türkiye’de temsilci bulundurmamaları nedeniyle işlenen suçlar konularında ciddi bir iletişim sorunu yaşanıyor.
İletişim konusunda muhatap bulunamadığı, bu ortamlarla sınırlı yetkiye sahip vekalet verdikleri ve temsilci vasfı taşımayan bir kısım avukat üzerinden iletişim kurulduğu biliniyor.