YERİ GELDİ…

  YERİ GELDİ…             Kaç gündür Sadece TİTRETİR abinin yazısını bekliyoruz. Semih Ağabeye göre “adam gibi adam yazdım mı tam yazan baktın mı tam bakan adam sadece TİTRETİR” yazacak bizde editör yal kontrolümüzü yapım yayınlayacağız.. Yazı sabah geldi, sadece TİTRETİR beyden.. İnceden inceden elenen harfler aşağı düştükçe espriye dönüşmüş . […]

 

YERİ GELDİ…BURAK

 

 

 

 

 

 

Kaç gündür Sadece TİTRETİR abinin yazısını bekliyoruz.
Semih Ağabeye göre “adam gibi adam yazdım mı tam yazan baktın mı tam bakan adam sadece TİTRETİR” yazacak bizde editör yal kontrolümüzü yapım yayınlayacağız..

Yazı sabah geldi, sadece TİTRETİR beyden..
İnceden inceden elenen harfler aşağı düştükçe espriye dönüşmüş .

Ülke meselelerinin en önemli konusu “Kaçak elektrik kullananların parasını, niye borcunu aksatmayan dürüst vatandaşlar ödüyor?” sorusuna yanıt verilmemiş ama KİM yani Karabük İnternet Medyası gündeme taşınmış…

Genel yayın Müdürü talimat verdi..
Yaz Burak, bırak bu işleri sende ülken için Yaz…

Eh bizde evde konuşulan yakıt ücreti,elektrik,  atık ve içme su zamları ve fazla ödemeleri  konusunda yazalım vatandaş bilgilensin istedik..

Türkiye’de yaşayan her dört mükelleften biri elektrik hırsızıymış mesela…

Çalıyor enerjiyi.. Beş kuruş ödemiyormuş….

Hükumet adamları da memleketi “ticarethane” gibi yönettiklerinden zararlarını ahalinin geriye kalanından, diğer dörtte üçünden çıkarıyorlarmış…

Hükümet bu anlamda ; dürüst vatandaşa yüklenmenin nedenini de açıklıyor.. “En çok kaçak Güneydoğu’da.. Bu kaçağı abonelere yansıtırsak terör örgütü istismar eder..”

Garip Batı Karadeniz bölgesi istismar kelimesini Erzurum’dan gelirken Malatya sınırlarına girmeden aşağı atmış olmalı..

Bu resmi açıklama olsa olsa Türkiye’nin içinde bulunduğu durumun ruhudur..

Alt yazı koymak icap ederse şöyle ifade edilebilinir..

“Ne yapalım, onların elinde silah var.. Elektriğin parasını istersek başımıza iş çıkarırlar..”

O halde çözüm?

Silahsız vatandaştan iki misli elektrik parası tahsis etmek..

Böyle bir laf “Tek dişli medeniyet” dedikleri Batı toplumlarında hükümet düşürür..

Bizde ise duyana önce “Cık.. Cık.. Cık..” çektirir.. Bu “cıklamalar..” eli silahlı elektrik tüketicisini kınama babından olup hükümet adamının üzerine almasını gerektiren bir durum olmaz ama herkes tedbirin gayet akıllıca olduğunda hem fikir olur..

Konu kapanır..

 

“Gücü yeten, yetene..” diye formüle edebileceğimiz bu anlayış hayatın her yerinde var..

 

Bizim KARABÜK GÜNDEM Aylarca haberlerine taşıyor…

İşte size örnekleri..

DSİ NİN KARABÜK ZULMÜ..

– DSİ evlere şenlik Şirinevlerde başlattığı kazı çalışmalarını derinleştirip bir türlü kazdığı çukuru kapatamayınca Karabük lü ile alay ettiği haberi var ya..…Adamlar Kapatmam inadı içinde, zaten siz koyun gibisiniz teşbih sanatını uyguluyor …

KBÜ DE YAPILACAK ÜST GEÇİT HİKAYESİ

– Karabük Gündem yine aylarca yazdı kaza üstüne kaza oldu. 3 bine yakın öğrenci hergün Karabük-Safranbou-Kastamonu ana bulvarı üzerinde antrenman yaptı…Karayolları yapmam yaptırmamam yapacam üçgeni içinde bir sene oyaladı KARABÜK’Ü…

STAD BİTMEDİ, OLİMPİK YÜZME HAVUZU YAYDI
– Karabük halkı bu yılan hikayelerini dinledi durdu ya..

MEMELEKETİMİN TRAFİK KEŞMEKEŞİ..

Hangi vicdanlı yönetici yetkili yada etkili hatta seçilmiş yada atanmış – Evet….Immmm Haklılar diyebilmiş…

Vatandaş diyor…

Ama o Vatandaş..

Hükümet adamları, ahaliyi daha muhafazakâr yapmak üzere tornaya soktukça, çıkan ürün nedense daha defolu oluyor..

Vatandaş ta siniyor..

Mesela HADDİNİ Bileceksin deniyor…

Ama Mustafa Kemal HADDİNİ bilse ülke kurtarılamayacaktı bilemiyorlar..

Toplumda o dönem de  “eğrilik geni..” varmış sanırım..

Atatürk bu yüzden bebelere sabah akşam “Türküm, doğruyum..” andını söyletiyordu ki kendileri de inansın..

Dik büyüsünler,güvenleri olsun..Haksızlıklar karşısında adam gibi davransın istemiş…

Ama sinsi sinsi gelişen eğrilik geni yayılmış olsa gerek..

Sonuç ortada..

Doğunun elektirk parasını öderken bir yandan diğer yandan “Çok gelişiyoruz, dünya bize hayran..” deyip şişinmek bizim ülkenin son 10 yıllık hastalığı olsa gerek bunun diğer adı..

Nasıl büyümekteyiz…Nasıl milli gelir artışımız olmakta ben anlamıyorum..

Maaşım geri geri gidiyor ama Ülkem büyüyor , zenginleşiyor…(?)

Haydi haaa…  

Apple şirketi “Çok gelişiyorsunuz, büyümemize herkesi hayran bırakıyorsunuz ama en büyük yüz şirketinizin toplam marka değeri 33 milyar dolar” demiş….

Ama aynı Apple’ın tek başına 70 milyar marka değeri varmış…

Anladınız mı siz bu işten bir şey..

O zaman Biraz Gülelim İsterseniz.. Fazla gerince patron kızıyor..

 

Temel ölmüş. Hesap kitap derken cehennemlik olmuş.

Bir tane zebani Temel’i cezasını çekeceği çukura doğru götürüyormuş.

Her milletin ayrı bir çukuru varmış ve her çukurun başında da bir zebani duruyormuş ve çıkmaya çalışan olursa mızrağıyla iterek geri düşürüyormuş. Sadece Türkler’in başında zebani yokmuş.

Temel merak edip:

– Neden Türkler’in başında zebani bulunmuyor? diye sormuş.

Zebani de gerek yok. Zaten onlardan biri çıkmaya çalışırsa diğerleri de onu çekip geri düşürüyorlar, demiş.

Bu keşfedilmiş “Karabük” hastalığıymış derler bide….
Öyle diyorlar ama ülkeninde sorunu da olsa gerek..
Bakın yıllar öncesinde Nazım Hikmet Nasıl şiire dökmüş olayı..
Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama —
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!

 

Ya böyle işte…Akrepleri bir sepetin içine atarlarmış çıkamazlarmış..

Neden..

Çünkü çıkan her akrebi diğer akrep sepete geri çekermiş…

Kalın Sağlıcakla…

Exit mobile version