Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

SANAT ve SİYASET

SANAT ve SİYASET Kültür

osman güldemir

SANAT ve SİYASET

Kültür ve sanat daha güzel bir dünyayı algılama biçimidir sevgili dostlarım.Oysa tv’lerde sanat adına yapılan güzellik ve şöhret takıntısı bizi uyuşturuyor ve sanal dünyaya esir ediyor.

Bir ülkenin kültür ve sanatı siyasetin gerisinde kalırsa o ülkenin toplumsal değerleri çöküntüye uğruyor demektir.Şimdi derin bir kabın içine dünyanın tüm renklerini koyalım ve karıştıralım.Ortaya çıkan çamur renginde tuhaf bir gridir.

Yaşam da böyledir güzel insanlar.Hayatın tüm güzelliklerini bir araya getirip karıştıralım.Ortaya sadece bir çamur çıkar ve biz o çamurda debelenip duruyoruz.

Çocuklarımız ve türkülerimiz dışında her şey kopya ülkemizde.Filmlerimiz,şarkılarımız,giysilerimiz,kültürümüz hızla yapay bir dünyaya taşıyor bizleri…

Bakın “Tüketim ekonomisi” üzerine kurulan bir düzende yaşam alanlarımız o kadar daraldı ki;

Günlerimiz AVM’lerde,internet cafelerinde hayal dünyasında geçiyor.Mektubun ne olduğunu,kartpostalın ne olduğunu,kitabın ne olduğunu bilmeyen neredeyse ikinci kuşak çocuklarımız geliyor.

Tv’de haberlere,gazete manşetlerine bakın.Karısını döven,öldüren adamlar,kızlarına satan babalar,15-16 yaşındaki kızlarımızın erkek arkadaşları için birbirlerini öldürmeleri,hayvanlara eziyet edenler yani tüm değer yargıları sevgiden uzak para ve menfaat üzerine kurulmuş insanlık halleri…

Bir toplumu ayakta tutan ve daha güzel bir yaşam yaratmak için olması gereken kültür ve sanata sahip çıkılmasıdır.

Oysa sinemayı,tiyatroyu çoktan çıkardık yaşamımızdan …İnternet ve tv dizileri bizi bağımlı kıldığı;

Sanat,siyasetin gerisinde kaldığı sürece geleceğimizi ve çocuklarımızı kaybediyoruz…

Yazık…çok yazık.

ISMARLAMA HAYATLAR

Yaşadığımız hayatlar bizleri ne çok mutlu ediyor ne de çok mutsuz. Son yıllara kadar çoğumuzun standart bir yaşamı vardı.Şimdi ise tıpkı standart giysiler gibi yaşamlarımızda krizlerle beraber çoğumuza büyük geliyor.

Standart hayatlar hiç birimize tam olarak uymuyor.İşçi hayatından memnun değil,memur memnun değil,patron memnun değil.İşsizler mi,onların yaşadığı da belli değil… Zamanın yüreğimizin sesinin bize fısıldadığını değil, hayatın sırtımıza yüklediği ısmarlama hayatları yaşıyoruz.

Mutsuzuz,karamsarız,kötümseriz,Umutsuzuz…Kontrolü kaybetmişiz.Mutluluğumuzun iplerini ellerimizden kaçırmış durumdayız.Çoğumuz birilerinin bize sunduklarına razı durumdayız.

Şimdi yaşamın kıyısında durup,hayallerimizin,isteklerimizin,çocuklarımızın Karabük’ten nasıl kaçtıklarını seyrediyor adeta avuçlarımızın içinden kayıp gittiğine sadece isyan ediyoruz.

Kısacası sevgili dostlar artık hayatlarımız ısmarlama elbiseler gibi bize uymuyor.Çünkü rüzgarın önündeki kuru bir dal gibi,eriyen karların sahipsiz sulara karıştığı gibi hayatımızın nerede duracağını nereye sürükleneceğini bilmeden yaşıyoruz.

ISMARLAMA HAYATLAR… bu kadar olur.