Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

“Olağanüstü Hal Sona Erecektir”

    AK Parti

 

 

AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin,  Karabük Milletvekili Prof.Dr Burhanettin Uysal  beraberinde  , Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan,  Karabük eski halen Bursa Valisi İzzettin Küçük,  Karabük Valisi  Mehmet Aktaş,  Safranbolu Kaymakamı Murat Bulacak,  Safranbolu Belediye Başkanı  Necdet Aksoy  iş adamı Şefik Dizdar’ın 5 yıldızlı  otelinin açılışına katıldılar.

 

 

Şahin burada ki açılış konuşmasında, Olağanüstü hal rejimi için, “Hükümet olarak hedefimizdir ki kısa sürede, makul bir süre içerisinde inşallah sona erecektir. Bu anlayış Türkiye’yi olağanüstü hal yönetimleriyle uzun süre yönetmez, yönetemez ama karşımızda ciddi bir tehdit var, dolayısıyla bununla da hesaplaşmak içinde böyle bir rejime de ihtiyacımız var.. FETÖ terör örgütü gibi terör örgütleriyle mücadele etmek kolay bir şey değil. Kimin nerede ne yaptığı belli değil. Bu kadar sinsi, kendisini gizleyen bir örgüt. Hiç bilemezsiniz en yakınınızdaki kişi bile bunlardan çıkabilir” dedi..

 

2017 yılının istihdam seferberliği yılı ilan edildiği anlatan Şahin;  “Devletimiz  kamu kuruluşlarında istihdam için  kolları sıvadı ama bunlar yeterli değil. Mutlaka  Türkiye’de eğer işsizliği makul seviyelere indirmek istiyorsak  Türkiye’yi normalleştirmek, temel hak ve özgürlük alanında bundan 15 yıl önce başlatmış olduğumuz trendi kaldığı yerden devam ettirmek ve demokrasi standartlarını daha da yükseltmek durumundayız,  Özel sektöründe destek vermesi gerekir bizim  hedeflerimizden biri budur” ifadelerini kullandı

 

“Terör ve Turizm”

“2014 yılında  Türkiye’ye gelen turist sayısı 41 milyon ancak 2015 yılında  Türkiye’ye gelen turist sayısı 36 milyona indi, 2016 yılında yüzde 30 düzeyinde yine düşüş oldu.” Açıklamalarında bulunan  Şahin, “ Bunun dış nedenleri ile  iç nedenleri var. Birkaç yıldır hemen sınırımızda  Suriye’de bir iç savaş var.  Suriye’den bize göç etmek zorunda kalmış 3 milyonu aşkın Suriyeli var.  Suriye’de,  Irak’ta, Ortadoğu’da haritaları yeniden çizmek için 100 yıl önce olduğu gibi şimdi kolları sıvayan emperyalist güçler, birtakım terör örgütlerini de kullanarak  Türkiye’nin masada olmasını istemiyorlar, bölgede haritalar yeniden çizilirken. O nedenle  PKK, DEAŞ ve benzer örgütleri,  Türkiye’ye karşı eyleme teşvik ediyorlar ve dolayısıyla yakın zamanda çokça terör eylemlerine muhatap oldu Türkiye. Bunları da eleştirecek değiliz. Ayrıca  Suriye savaşı nedeniyle  Rusya’yla bir uçak krizi yaşadık.  Türkiye’ye çokça turist gelirdi  Rusya’dan. Bu uçak krizi nedeniyle de özellikle 2015-2016’da turist sayısında ciddi bir azalma oldu. Geçtiğimiz yılın 15 Temmuz’unda çok hainane bir darbe girişimine  Türkiye muhatap oldu. Eğer o darbe girişiminde bulunanlar ve arkasındaki güçler başarılı olsaydı  Türkiye şimdi başka bir  Türkiye olurdu.  Türkiye herhalde olumsuzluklar bakımından çok farklı bir  Türkiye olurdu ama çok şükür milletimizin sağ duyusu,  Türkiye’yi yönetenlerin basireti bu darbe girişimini püskürttü. Olağanüstü dönemi, olağan hale getirmek için olağan yöntemlerle hareket ederseniz başarılı olamazsınız 15 Temmuz’da olağanüstü bir dönemden geçtik, O nedenle olağanüstü hal kararı alındı. Şuanda  Türkiye, olağanüstü hal uygulanan bir ülkedir. Niçin? Böylesine hainane bir terör örgütüyle ve terör örgütleriyle mücadele için birtakım tedbirler almak zorundasınız. Bütün bunlar bir araya gelince de  Türkiye’ye gelmesi gereken turist sayısında azalmalar oldu ama şimdi hükümetimiz 2017 yılını bir tamir, düzeltme yılı olarak görüyor ve  Türkiye’ye karşı hainane teşebbüslerde bulunanlar yargıda hesaplarını verecekler. Bu süreç başladı, davalar bir bir açılıyor. Temennimiz odur ki bir an önce bu davalar neticelensin. Bu eylemlerde bulunanlar yasal sınırlar, hukuk sınırları içerisinde hakettikleri cezayı alsınlar. Tabii ki FETÖ terör örgütü gibi terör örgütleriyle mücadele etmek kolay bir şey değil. Kimin nerede ne yaptığı belli değil. Bu kadar sinsi, kendisini gizleyen bir örgüt. Hiç bilemezsiniz en yakınınızdaki kişi bile bunlardan çıkabilir. O nedenle ben sık sık şu misali veriyorum. Bir tepsi önünüzde beyaz bir pirinç var, pirincin içerisindeki beyaz taş gibidir bunlar. Hangisi pirinç tanesi, hangisi beyaz taştır ayırt edemezsiniz. O nedenle devletimiz, tabii ki yargı, bu örgütle mücadele ederken kılı kırk yarmak zorundadır. Bazen beyaz taştır diye aldığınız bir tane pirinç tanesi de çıkabilir. Nitekim oluyor, onları da tabii ki düzeltmek de devletimizin, yargı organlarının görevidir.” Dedi

Milletvekileleri ve Safranbolu Belediye başkanı daha sonra esnaf gezisi yaptılar