Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Şahin: “Abdullah Gül şimdi adeta bir hizip başı gibi”

  AK Parti Karabük

 

AK Parti Karabük Milletvekilleri  Mehmet Ali Şahin ve  Prof Dr Burhanettin Uysal katılımları ile Safranbolu İlçe Danışma Meclisi Toplantısını  Gerçekleştirdi.

 

AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Karabük’ün Safranbolu ilçesinde partisinin ilçe danışma meclisi toplantısına katıldı. Şahin burada yaptığı konuşmada; “ Sayın Abdullah Gül Cumhurbaşkanlığı görevi bittikten sonra partiye üye olmalıydı, şimdi adeta bir hizip başı gibi ortada olması böyle bir görüntü verdiğini söylemek istemiyorum ama böyle bir izlenim var,” dedi

Partililerin alkışları ile konuşmasına devam eden Şahin; “Bu teşkilat içerisinden 2 tane Cumhurbaşkanı, 4 meclis başkanı çıkmıştır, belki de 5’tir. Bakanlar çıkmıştır ama hizip başı olalım diye bu teşkilat bize bu görevleri vermemiştir. Meclis başkanlığı yaptık, hizip başı olun diye bize bu görevleri verilmemiştir. Seni Cumhurbaşkanı yaptık, hizip başı olun diye bu görev verilmemiştir. Bir gece sayın genel başkanımız, başbakanımızdı beni aradı, gecenin 2’si dedi ki ‘Mehmet Ali Bey istişareler yaptık. Meclis başkanlığı için seni aday göstermeyi düşünüyoruz’, ’emriniz olur sayın genel başkanım başbakanım’ dedim. Abdullah Gül Bey’in Cumhurbaşkanlığı seçilmesi olayını hatırlayın lütfen, bir grup toplantısıydı. Ak Parti’den kim Cumhurbaşkanı adayı olacak soruldu, genel başkanımız başbakanımız çıktı, ‘Cumhurbaşkanı adayımız Abdullah Gül kardeşimiz’ dedi, öyle değil mi? Kendisini gösteremez miydi? Genel başkandı, belki de en fazla ona layık bir görev ama bir kardeşini kendi nefsine tercih etti. Biz böyle bir terbiyeyle, ahlakla, misyonla yetişmiş olan insanlarız ve Abdullah Gül beyi grup olarak hep destekledik, onun aday olması partimiz hakkında kapatılma davası açılmasına neden oldu hatırlayınız. Sayın Gül de görevini yaptı. Partimizin kurucularındandır, ilk başbakanımızdır, sonra dışişleri bakanlığı yapmıştır. Doğrusu benim gönlümden geçen Cumhurbaşkanlığı görevi sona erdikten sonra gelip partimize üye olmasıydı. Gelip, ‘Bu hareketin ben kurucularındanım. Artık görevim sona ermiştir. Artık ben de partimizin emrindeyim. ‘Üye olarak partiye kaydoluyorum’ demesi lazımdı. Kendisi benim dava arkadaşımdır, birlikte siyaset yaptık, başbakanken ben yardımcılarından biriydim, o Cumhurbaşkanıyken ben meclis başkanıydım, dolayısıyla ülkemize birlikte hizmet ettik. Dolayısıyla bu teşkilatın, bu milletin, özellikle genel başkanımızın, davamızın liderinin talimatıyla bir takım görevlere gelmiş olan kişilerin bir hizip içerisinde olmaması, eğer böyle bir görüntü var ise bunun derhal üzerinden atması gerekir. Siz Safranbolulu kardeşlerimizin Sayın Gül’den böyle bir beklenti içerisinde olduğunu biliyorum. Sizin hissiyatınıza da tercüman olmak için bu ifadeleri kullanıyorum. Dolayısıyla biz bir davaya inanmış o dava içerisinde üzerimize ne görev düşerse onu en iyi şekilde yapmanın gayreti ve çabası içerisinde olmuşuz. Bundan sonra da öyle olacağız.” İfadelerinde bulundu