Dün HFT bugün YD

Özçelik İş sendikası Genel Başkanlık seçimleri öncesi ÇELİK İŞÇİSİNİN tarih yazacağı dönemdeyiz demiştik..

Emek gücünü demokratik süreçte ‘Emek’ adına kazanmak gerektiği üzerinde durmuştuk..

Çelik İş sendikası özellikle Metin Türker dönemi ile iç çekişmeler yüzünden çok çekti..

Karabük Şubesinde Enver Bora ve Recai Başkan çekişmesi ile başlayan ardından Genel merkez düzeyinde Recai Başkan-Abdullah Kaplan çekişmesi ile devam eden suni çekişmeler akıllı, deneyimli sendikacıların sonunu hazırlamıştı…

Ardından  sendikanın çıkış noktası olan ve tüm şubelerin dikkatle izlediği Karabük şubesinde O.Nuri Bal, Ruhi Ayhan çekişmesi yaşanmış kaybeden de hep Karabük olmuştu..

Recai Başkan’ın Genel Başkanlıktan el çektirilmesi, ardından H.Ferudun Tankut’un barışçıl söylemler ile gelip her kongrede Karabük’ten birilerini Genel Merkezden uzaklaştırma dönemi yaşanmıştı..

Üstelik Sendikacılık tarihinde İşçinin %42 zammının geri alınması, İşçinin krizlerde bedel ödemesi engellenememişti.

Sendika içi kavganın yetersiz kaldığı görülünce de bir gecede 3000 e yakın kişi diğer bir metal iş koluna geçmişti..

Sonra hesap kesimleri, kavgalar…

Kardemir de huzur bozulmuştu..

Cengiz Gül döneminde yine Metin Türker sendikacılığı yaşatılmak istense de maalesef GÜL’ün dönemi de tıpkı Recai Başkan dönemi sonucu ile yaşanmış ve Yunus Değirmenci dönemi başlamıştı..

Gelişen süreç, Değirmenci’nin yaygın basında yaşadığı şatafatlı hayat, lüks araçlar ve en son sendikadan para aktarım iddiaları (ki şu an mahkemelik konu) sendika içinde değişim sürecini başlatmıştı..

Değirmenci’nin yargı süreci sonrası temizlenip, temizlenmeyeceğini zaman içinde göreceğiz ancak seçim sonrası tıpkı HFT gibi barış çubuğu tüttürmesi ardından Karabük’te seçilmiş temsilcileri görevlerinden alması şok yarattı..

Oysa seçim sonrası Değirmenci’nin yaptığı açıklamalarda, muhalif şubelere karşı olumsuz bir tavır almayacağını, birlik ve beraberlik içinde sendikal çalışmalara devam edileceğini açıklamıştı..

Akabinde ilk sendikal ziyaretini Karabük’e yapan Değirmenci burada Karabük Şube Başkanlığı tarafından karşılanmış; sendikal gelenekler, sendikal nezaket ve sendikanın kurumsal yapısına saygı gereği ağırlanmıştı.

Karabük’te siyasi partileri gezerken her bir yerde farklı konuşması da kafalarda ayrı soru işareti bırakmıştı ki…

Yunus Değirmenci, Karabük şubesinde Kardemir işçisinin hür iradesiyle seçilmiş 12 temsilciyi görevden aldı..

İlk bakışta Değirmenci yasal hakkını kullandı gibi görünen bu durum aslında geçen şube genel kurulunda Değirmenci’nin ekibini % 96 gibi bir farkla ezip geçen Karabük şubesi, başkan ve yönetimine çelik işçisinin ezici iradesine emeğe ve alın terine karşı yapılmış bir öç alma bir intikam alma duygusunun dışa vurma halidir

Olaylar sakinleşip unutulduğunda  Karabük şubesi, Sakarya şubesi, Bursa, İstanbul derken muhalif tüm şubelerde operasyonlar başlarsa kimse yadırgamasın..

Karabük’te KARDEMİR’DE İç huzur yine işçi arasına atılan huzursuzluk tohumları ile yeşertilirse kimse şaşırmasın

Taktik, vizyon aynı..

Dün HFT bugün YD