İnsan için er niyetine adam olmakla şerefsizliğin her niyetine eğilen paralı biri olmak arasındaki tercihi ayıramayanlar, her haber parayla yapılır sanır..
Son yıllardaki onursuzluk patlamasının en can alıcısı noktası para..
Yatırım aracı olduğu kadar “yaptırım gücüne” sığınanlar sanırlar ki her kapıyı açar..
Oysa o tip, görse doğruluk andı içenlerin yüreklerini, inanın donsuz kaçar..
Bakış açısı farklıdır İnsanlığın..
Kimi paranın karşısında yelkenleri suya indirir kimliği belli olmayan yandaşlar için,
Kimi doğru bildiğini yazar halkı için,
Burada bilinmesi gereken asıl zenginliğin yüreklerde oluşudur, İşte buna da insan olarak yaratılmanın borcunu ödemek, denir..
Son günlerde gazeteci arkadaşlarımızın haberlerine karşılık sosyal medyalardan ne olduğu belli olmayan kişilerden cevaplar veriliyor..
“50 Tl ver yazdır gazeteciye, İftira atmışlar, bunlar muhalefet”
İşin doğrusu ne? onu neden sorgulamıyorsun!
“Paralel koruma içgüdüsü” olabilir mi?
Bu memleket ne çekti ise siyasetin üstünde ki vasiyet olma hevesinden çekmedi mi?
Her haberin altında “50 tl yazıyorlar” diyecek kadar düşen, beyinleri iflas etmiş, gözleri para rengine dönmüş bu tufeyli tipler oldukça, ne paralel yapılar bitecek ne de ihtilal çığırtkanlığı..
Yazık..!
Haber içeriği nedir, ne kadar doğrudur, aşağılanma var mıdır?
Bunlara karşı objektif yanıtlar nasıl verilir anlayışı yerine , “parayla satılmışlar, bu haber yanlış, ver gazeteciye 50 Tl yazsın” diyecek kadar basitleşmeye ne gerek var..
Yok.. Yok..
Hakları yenen onurlu insanların yaşadıklarına “kader yarası” deniyor.
Parası olanın her türlü soysuzluğu yapma hakkına sahip oluyor..
Ona da “paranın gücü” deniyor.
Yazık..
Devlete karşı “paralel” bir güç oluşturmaktan halen korkmadan hak talep ederek koltuk kavgası yapmak da neyin nesi,
Topluma özür borcu olanların hala haklılık payını aramaya kalkışmasında ki o gürleme kimin sesi,
Edeple, ihaneti ayırmanın hesabını veremeyenler, Allah selamının hesabını kime nasıl yapar.
Yazık..
Aklıselim olamayacak kadar psikolojisi bozuksa İnsanın klavye başına geçince satın alabileceğini sanıyorsa ‘Gazeteciliği’, kendi çıkar dünyasına sığmıyorsa haber, en demokratik hakkını kullanır.
Hukuk vardır.
Yada çıkar olayın doğrusu budur der.
Gerisine KAMUOYU karar verir..
Bunu dahi bilemeyecek derecede aymazsanız eğer o zaman doğru yerlere parmak basıldı ki “ Çıbanına basılmışçasına” haykırmaktasınız..
Yazık..