Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ÖNCELİĞİ ÇAĞDAŞ EĞİTİME İŞLERLİK KAZANDIRMAKTIR

                Siyasetimizin

      

     

   Siyasetimizin şu fırtınalı günlerinde, Eğitim Sistemimizi unutmamamız gerekir. İktidarların önceliği eğitim olmalıdır.

    Mustafa Kemal Atatürk 1938’de aramızdan ayrıldı.2.Dünya savaşı 1939 da başladı. Cumhuriyetin kuruluşu bu kısa zaman aralığındadır. Meslek’i eğitim veren okullar, Liseler, Öğretmen okulları, Üniversiteler bu aralıkta hız kazandı.

    Ama yeterli olmadı. Toplumun eğitim ve öğretim amacına sayısal olarak ulaşmış gibi görünsekte, Cumhuriyet öğretimini istenilen seviyeye ulaştıramadık.

 Sanayimiz için ara eleman yetiştiren okullar bir bir kapandı. Özel koşullarda teknisyen olarak yetiştirilmiş adaylara öğretim yapan enstitüler kurulmalıdır. Başlangıçta gereken kaliteler, bu enstitülerdeki hoca ve öğrencilerin seçimine bağlıdır.

Bunun sağlanması devlet kurmak kadar önemlidir. Dini hiçbir koşul 21.yüzyıl bilim adamının yetişmesinde bir işlev göremez. Bu ortamın hazırlanmasına olanak verilmezse bu bilimsel atılımı yapamayız.

   Eğitim ve öğretim sadece bina yapmak değildir. Öğretmeninde kaliteli bir şekilde yetişmesi gerekir. Öğretmenin gazete ve kitap okuması ülkemizdeki ve dünyadaki bilimsel gelişmeleri takip etmesi gerekir.

   Türkiye’nin en büyük handikabı sanayileşmede geç kalmasıdır. Bu durum Türkiye ile ilgili her bilimsel araştırmada, çağdaş üretimin yapılmasına ve yoğunlaşmasına engel olan bir gericilik atımlı var.

   Sanayi yapılaşmasında geri kalmış ülkeler emperyalizmin sömürgesi ve oyuncağı olmuştur. Sanayi üretimi düşük ülkelerde spekülatif ve sömürücü ekonomi egemendir.

   Bu duruma düşmemek için çağdaş eğitime hız verilmelidir.1960 ların lise mezunları ile bu günkü sistemden mezun olan Lise mezunlarının hayata bakış açısını ve eğitim durumunu karşılaştırabilirsiniz.

    Geçenlerde öğrencim olan bir iş adamı ile konuştum. Hocam herkes kolay iş, masa başı iş istiyor. Bize teknik eleman gerekiyor dedi. Bu yazıyı yazmamda onunda etkisi oldu.

     Türkiye Teknolojide, ağır sanayi üretiminde 10 yıl içinde büyük bir aşama kaydetmezse, nüfusu daha da artan bir ülke olarak sadece ekonomik bir Pazar niteliğinde kalacaktır. İstanbul, Karaçi, İslamabad gibi bir kargaşa yeri ve çöplük olabilir

    Eğer İslam’ın çağdaş dünyaya ortak olmasını ve ömrünü Sömürge olarak tamamlanmasını engellemek istiyorsak, eğitime çağdaş bir nitelik kazandırmak zorundayız. Burada yapılması gereken bilim ve inancı düşman kardeşler gibi görmeden bir sağduyu felsefesine ulaşmak zorunda olmamızdır.

  Bu bilinci bilgi ve eğitim olarak gerçekleştirmek yeni bir çağdaşlaştırma döneminin kapısıdır.

YORUMLAR

3 adet yorum var

  1. “Dini hiçbir koşul 21.yüzyıl bilim adamının yetişmesinde bir işlev göremez.” NE DEMEK??? SİZ NEYİN KAFASINI YAŞIYORSUNUZ???? SİZ YAZAMIYOR SUNUZ HADİ BEN SÖYLEYEYİM SİZ NAMAZ KILAN YA DA BAŞÖRTÜLÜ ÖĞRENCİ, ÖĞRETMEN, DOKTOR, MÜHENDİS İSTEMİYORSUNUZ….. SİZ MÜSLÜMAN KÖYÜNDE SALYANGOZ SATIYORSUNUZ!!!! SİZ MİLLETİMİZİN DİNİNİ YAŞAMASINA KARŞISINIZ!!!! BİR DE EGİTİMCİYİM DİYORSUNUZ!!!! YAZIKLAR OLSUN!!!!!

  2. İsminizi yazamayacak kadar ürkek, çağın gereksinimlerini anlamayacak kadar yoz, Dinin kutsallığını halen bilemeyen cahil, statükocu, oligarşik yapıya teslim olmuş bencillik içinde, onun bunun kılı olmaya razı, Allah’ın emirlerini çarptırarak sermaye yapmamayı marifet sanan, toplum içinden geldiğiniz belli GERÇEKLER Rumuzlu kardeşim…Bu toplum ne zaman ki KÖY ENST. Kaldırdı o zaman örümcek kafalar çoğaldı bu memleketteBu memleket ne zaman ki ATATÜRK’ÜN aydın Devrimlerini terk etmeye başladı işte o zaman toplumda bölünmeler, ötekileştirmeler başladı…Hocam Nuri Bey güzel bir konuya temas etmiş …Eksik ama güzel… Feyz almanız gerekirken konuyu çarptırarak başörtüsüne getirmek ? ancak sizin gibi statükocu, kafalardan çıkar…Müslüman köyünde salyongozu Devlet ekonomik girdi için ihraç ediyor biz satmıyor ki! Biz milletlimizin dinini ÖZGÜRCE ve KENDİNCE yaşamasından yanayız, dayatmacı şekli ile değil…Sen bunu dahi anlamayacak kadar kıl hayranı olmuş birisin belli..Ne diyelim…İşte DEMOKRASİ böyle güzel sizde olacaksınız…Aydınlık ve çağdaş Ülkem için bizde..

  3. Hadi oradan hadsiz.”Dini hiçbir koşul 21.yüzyıl bilim adamının yetişmesinde bir işlev göremez” demek ne demek…..Daha “Müslüman mahallesinde salyangoz satmak” deyiminden haberin yok… Statükocu olan sen ve senin gibi kendini çağdaş diye tanımlayan ve kendinden başka herkese küçük görüp hakaret eden bir hadsizin kardeşi değilim … Ben hakaret etmem eleştiririm…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  Safranbolu Belediyesi, bağışçıların da
Sıradaki Haber Safranbolu Belediyesi Her Koşulda Komşularının Yanında