Nöbetçi Eczaneler
Yazıya Özel Prospektüs: Normal gazete ve köşe yazısı okumaya meraklı okurlarım için baştan söylemiş olalım, bu köşe klasik köşe yazarlarının yazmadığı, menemeni soğanlı seven, kafa nereye biz oraya, felsefesini benimsemiş bi köşe yazarının yazdığı, mizahimsi yazılardan oluşmaktadır.. Sonra vay efendim ben bu yazıyı okuyunca ne kazandım? Altın fiyatları bile sırf bu tür yazılar yüzünden mi artar ki? Gibi bi psikologiye girerseniz, çözüm için bana gelmeyin.. Çok işim var… En iyisi okumayın.. “İlle de okuyacam” diyenler okumaya devam edebilir…
- * –
Tüm okurlarıma soğuk ve puslu Karabük’ten kucak dolusu selamlar sevgiler… Yazın sıcaktan şikâyet edenler burda mı? Ah bi kış gelse de şu sıcaklardan bi kurtulsak, diyen ekip ? Onlarda burda mı? Şimdilik rahatsınız, ben sizi 15 gün sonra gelecek doğalgaz faturanız elinize geçtiğinde de görecem… 3-5 bin lira doğal gaz faturası gelince “Yandık Titrettin abiiii” diye koşarak bana gelmeyin… Gidin derdinizi bizim patron Semih GÜLEN’e anlatın… O seviyo öyle feryat figan edenleri dinlemeyi….
GEZDİĞİNİZ 5 KİŞİNİN ORTALAMASI MISINIZ?
Son günlerde çok sık önüme bi video gelmeye başladı… Özetle diyo ki, “Gezdiğiniz 5 kişinin ortalamasısınız” diye… Yani sizin dışınızdaki 4 kişi, sizin ortalamanızmış… Eğer 4 zenginle geziyosan 5. Zengin siz oluyomuş sunuz… Eğer 4 arkadaşınız akşamcıysa, sizde akşamcı oluyomuşsunuz..
Var mı gerçekten böyle bişey? Varsa koşarak kaçarım… Çünkü benim gezdiğim 4 kişi, elimin parmakları gibi… Hiçbiri birbirine benzemiyo… Benim arkadaşlarımdan biri opera seviyo, biri caz, diğeri köçek, öbür diğeri beyzbol tutkunu… Nasıl olacak böyle? Eğer doğruysa ve ben kendimden bu kadar şüphe etmekte haklıyım… Bunların ortalamasının ben olma ihtimalim çık aklımdan…
İNSAN NİYE ARKELOG VEYA TARİHÇİ OLUR Kİ….
Misal Cihat GÜRLEYİK arkeolog… Memleketin neresinde tümülüs var, hangi tümülüs hangi krala ait biliyo bunları… Normal bi insan böyle bişeyi merak eder mi? Edenler aramasın beni… Yüz yıllarca önce yapılmış şeyleri 2025 yılında ben niye merak edeyim ki? Geçmişte yaşanan geçmişte kalmamış mı? Kalmış.. E o zaman ben niye merak edeyim eskiler ne yapmış, nasıl yaşamış diye.. O yüzden bu Arkeologlar ile Tarihçileri hiç anlayamadım…
Misal insanoğlunun ilk dönemlerini düşünün.. Elde mızrak, göbekte yaprakla gezmişler… Avcı-toplayıcı toplumdan sonra tarım toplumuna geçmiş olmamızın nesini araştırayım ki…
Veya eskiden yüzyıllarca önce mimarlıkmış inşaat mühendisiymiş yoktu.. İnsanlar kulübelerini barakalarını kendi yapardı.. Suyun üstüne kemer köprüler yapıyodu.. Saraylar, Hanlar, hamamlar yapılıyodu… Bunun için de taş ustası vardı, çamurcu vardı, bilmem neci vardı.. Bugün ki inşaat mühendisleri, mimarlar falan sanırım onların mesleğine çöktü… Sonradan birileri ortaya çıkıp “Çekilin çekilin, ben mimarım, ben yapacam o evi” demiş olma ihtimali var…
Misal, Mimar Sinan o eserleri yapmak için Avrupa’da veya o dönemde başka bi yerde eğitim falan mı aldı? Almadı… Mimarlık işine de zaten 50 yaşında başladı.. Süleymaniye, Selimiye Camileri gibi dev eserler yarattı…
Mimarlık mesleği zaten bizde 150 yıl önce Sanayi-i Nefise Mektebi ile başladı… Ondan önce böyle meslek bile değildi. Köprü yapmak, saray yapmak, ev yapmak için kimse gidip İnşaat mühendisi veya mimar aramıyodu… Al eline malayı, yap harcını, koy taşları üst üste, oldu bitti maşallah… Eski dönemler, arkeloglar, tarihçiler çıkın aklımdan…
HAFTASONUNA KÖÇEK SİNANLA BAŞLAYIP ZENNE İLE BİTİRMEK..
Hafta sonu Kdz Ereğli’deydim… Çelik konstrüksiyona ruh veren, mesleğini sanatçı ruhuyla eda eden, çeliğe sevgisini katan TOR Çelik firmasının sahibi Semih ERSOY’un kızının düğününe katılmak için basıp Ereğli’ye gittim… Kızı Betül ile damadı Yağız çiftinin bu özel ve güzel gününde yanlarında olmak istedim.. İyi de etmişim.. Muhteşem bi organizasyonla dünya evine girdi gençler… Ömür boyu mutluluklar diliyom..
2,5 – 5 – 7,5 – 10 ENİŞTEEEEE…
Düğün Ereğli’de Fabrika TİMS diye güzel bi mekandaydı… Çok farklı ve hoş bi mekan yapmışlar… Ereğli’ye yolunuz düşerse görmenizi tavsiye ederim. Düğünün müzik grubu Devrekli köçek ekibiydi… Devrek’in yetiştirdiği köçek Sinan’ı bilir misiniz? 2-3 sene önce meşhur olduydu yaptığı köçek şovlarla… “İki buçuk beş yedi buçuk on.. Jetski bunlar, diri diri bunlar…. Kumarcı bunlar, mafyacı bunlar, İçkici bunlar, pavyoncu bunlar…. Eniştee.. Ver ceylanı yavrum, verrrr” diyodu oynarken… Heh işte o Sinan’dı düğünün neşesine neşe katan… 2-3 saat boyunca düğün salonu “Enişteeeee” diye inledi…
Düğünden sonra “İçim dışım köçek oldu, gidip farklı bi ortam göreyim” deyip Ereğli’de yeni nesil ocakbaşı açılmış dediler, bastım oraya gittim… Nerden de gittim… Sahnede erkek zenne… Yağmurdan kaçarken, doluya tutuldum… Eskiden Ereğli deyince demir çelik fabrikası, çilek festivali gelirdi aklıma… İnşallah bundan sonrada onlar gelir aklıa… Zenne ne yaaa?? Çık aklımdannn…
BALIKTAN SONRA NİYE HELVA YENİYO Kİ?
Her hafta bu köşe de balık mevzuyla ilgili bişeyler yazıp çiziyorum. Yazmaya da devam edecem… “Ögggg içimizi dışımızı balık yaptın Titrettin Abi, başka konuları yaz” diyenlere tavsiyem, yazıyı okuduktan sonra helva yesinler…
Her balık mevzuu açılınca aklıma “Balıktan sonra niye helva yenir?” sorusu gelir… Bende yerim.. Ama niye yenir onu bilmiyom… Benimki sadece bi alışkanlık… Dostlarla ne zaman balık yemeye gitsek illaki balıktan sonra helva siparişi verildi… Bende gelenekçi bi aileden geldiğim için adet bozulmasın diye o gün bugündür balık yiyince helva yiyom… Evde veya dışarıda yenilmesi fark etmiyo balığı… Balık yedikten sonra o helva gömülecek mideye.. Şart…
Rivayete göre balıklardaki ağır metali sıfırlıyomuş helva.. Vücuttaki fosforu da, mide asidini de dengeliyomuş.. Ama emin olun ben dahil kimsenin aklına mide asidini sıfırlamak için balıktan sonra helva yemek gelmiyodur.. Boşverin, balığı yiyince yumulun sizde helvaya.. Gerisini mide düşünsün..
