KARABÜK ÜLKÜ OCAKLARI İL BAŞKANI
MURAT İSMAİL TAŞ AÇIKLAMA YAPTI.
Taş yaptığı açıklamada şöyle dedi;
Ülkücü Türk Gençliği olarak, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Yüce Türk Milleti’ne kalpten bağlı, Vatan aşkı ile dolu gençler yetiştiren bir kurumun fertleri olmakla iftihar ediyoruz.
Kahpe 15 Temmuz sürecinde gerek hareketin lideri Devlet BAHÇELİ, gerekse Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay KILAVUZ’un göstermiş olduğu Ülkücü Duruş sayesinde, Ülkemizin ve Milletimizin gözünde büyük bir sınavdan başarıyla geçtik. Taraflı tarafsız tüm vatandaşlarımızın gönlünde Ülkü Ocakları bir kez daha hak ettiği değere ulaşırken, tüm Ülkücüler bu haklı gururu yaşamaktadır. Karşılıksız Vatan sevgimiz ve Milliyetçi duruşumuz bir kez daha Türk İslam Davasını yaşamaya azmeden Ülkü Ocaklıları haklı çıkarmıştır.
Hal böyle iken Ülkücü Milliyetçi kadrolar maalesef Karabük Üniversitesinde hak ettikleri değerin karşılığını görememektedirler. Bu durum Türk Eğitim Sen Karabük Şube Başkanı A. Turgut KURTOĞLU’nun basın açıklaması ve Karabük Üniversitesi Rektörü tarafından basın toplantısı ile Karabük gündemine taşınırken, konunun muhatabı olduğumuz unutulmamalıdır. Karabük Ülkü Ocakları olarak konunun muhatabı olan Karabük Üniversitesi Yönetimi’ ne şu hatırlatmaları yapmayı uygun buluyoruz.
Öğretim elemanı atamalarındaki ve İdari Kadroların terfilerindeki tutumunu gözden geçirmelidir.
Üniversite Yönetiminde asli görevi Akademisyenlik (!) olan bir şahsın, Ülkücülük bir sapkınlıktır nitelemesi çok yakın bir zamanda kendisine akademik bir üslupla tarafınızdan anlatılmalı, iyice belletilmelidir.
Rektör adaylığı sürecinde destek alınamayan öğretim üyelerine karşı ikinci sınıf muamelesi derhal düzeltilmelidir.
Ülkücü Milliyetçi insanların yerine tercih ettiğiniz akademisyen kadrolarındaki kriterleriniz nelerdir, kimin hakkını kime verdiniz? Bugün gelinen noktada yapılan bu davranışın haksızlığını sorgulamak mahkemelerin görevidir. En yakın zamanda Adaletin tecelli edeceğine inancımız tamdır.
Üniversitemizde kadroları dağıtırken de adil olmadığınızı, başkasının ağzıyla iş yaptığınızı görmek için alim olmak gerekmiyor. Kendi Fakültesi ve Bölümü dururken başka bir Fakülteye ve Bölüme atama yapmayı teklif etmek, bunu da basın toplantısında bir marifetmiş gibi kameraları kapattırdıktan sonra anlatarak kendinizi aklama çabasına girmenizi kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
Üniversitemiz demokratik bir öğrenci konseyi seçimi bile yapamamış, şahsınızda size yakın insanlar baskıcı bir tutumla taraf olmuşlardır.
Çok acıdır ki daha önce yapılan bir basın açıklamasına atıfta bulunan Üniversite Yönetimi, yasal süreç başlatılacağını basın toplantısında beyan etmiştir. Ülkü Ocakları olarak biz de diyoruz ki, babasının çiftliği gibi idare edilen koskoca bir üniversiteyi zan altında bırakmak hiç hoş olmamıştır. Kendi siyaset ve cemaat düşüncesini her şeyin üzerinde tutanların başkalarına saldırarak Aklanamayacağını, adaletin er ya da geç tecelli edip hak yolun bulunacağını unutmamalıdır.
Yine bilinmesini isteriz ki, hak gaspına uğrayan her bir Dava arkadaşımızın hakkı sizde bir emanettir. Çok iyi biliyor olmalısınız ki zamanı gelince her emanet sahibine teslim edilir. Elinizi vicdanınıza koyun geldiğinde makam işgal eden değil giderken arkasından dua edilen olun. Çevrenizdeki insanlar size bu iyiliği yapmıyor sanırız.
Son günlerdeki hain saldırılarda Van, Gaziantep, Şanlıurfa ve Bitlis’te Şehit olan vatandaşlarımıza ve güvenlik güçlerimize Allah’tan rahmet kederli ailelerine ve Yüce Türk Milleti’ne de başsağlığı diliyoruz.