Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Tehlike Kapıda..!

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) , Batı Karadeniz’de

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) , Batı Karadeniz’de Karabük -Bartın ve Kastamonu illerinde 36 noktada yaklaşık 500.000 dekar araziyi maden sahası olarak ihale sürecine aldı.

Konu uzmanları açıkça uyarıyor…

Türkiye’nin en yoğun ormanlık alanı ve doğal güzelliklerine sahip olan Karabük ve Batı Karadeniz bölgesinde, ağaçların, su kaynaklarının ve kültürel mirasların büyük tehdit altına alınacak olması, ekosistemin telafisi mümkün olmayacak şekilde zarar görecek deniyor…

Projelendirme aşamasında orman alanları, tarım arazileri, meralar ve su kaynaklarının kullanım izni madenlere devredilir. Madenin çıkarılacağı alanda yapılan ilk işlem sıyırma işlemi olarak adlandırılır ki doğaya ve İnsana büyük zararlar veren maden arama için açılan yollar daha ilk aşamada binlerce ağacın kesilmesi ile başlanacak işlemdir…

Madencilik faaliyetlerinin zehirli kimyasal atıkları ile sürdürülüyor olması İnsanlarda haklı tedirginlik yaratıyor..

Altın madenciliği aramasında kullanılan SİYANÜR ise tam bir çevre zehirlenmesine neden olacağını 7 den70 e artık herkes biliyor…

Bakın Uzmanlar ne diyor ;

“Ormanlar yavaşça parçalanması eko dengeyi bozacak. Ağaçlar kesilir. Su yolları, kazılar coğrafyanın değişimine neden olur.. Siyanür topraktan sadece altını ayırmakla kalmaz, aynı zamanda toprak içindeki uyuyan sağlığa zararlı metalleri de aktif hale getirir. İçinde altın olmayan siyanürlü ve ağır metal kalıntıları balçık depolamak üzere atık maden barajına taşınır. Zamanla yırtılan membran dan sızan ağır metal ve kimyasal yüklü sular nehirlere, göllere ve yeraltı sularına karışır”

Hadi bakalım!!!

Taşkınlar, depremler veya inşa sürecinde yapılan ihmaller ile çökmesi sonucunda ağır metaller ve siyanür kalıntıları balçık, tatlı suya ve toprağa karışır. Bu atıklar su havzalarında akarsular aracılığıyla binlerce kilometre yol yapabilir ve çevre katliamları yaşanabilir…

Korkunç…

Birleşmiş Milletlere göre dünyada son 30 yılda 70’ten fazla büyük atık maden barajı kazası meydana geldi.

Bu kazalar ve sızıntılar ile suya ve toprağa karışan ağır metaller ve siyanür, kan hastalıklarına, kalp yetmezliğine, kanser hastalıklarına, böbrek yetmezliği ve zeka geriliği gibi birçok sağlık problemine neden olduğu savunuluyor..

Altın madenciliği milyonlarca yıldır yaşamı besleyen, doğayı, suyu ve toprağı geri dönüşü olmayan bir şekilde yok ettiği net ifade ediliyor…

Sağlıklı bir doğada yaşamak, temiz suya, toprağa ulaşmak hepimiz için bir yaşam hakkı olarak bilinirken birden kabus gibi çöken ve net bilgileri olamayan bu ihale süreci Batı Karadeniz için Karabük için tehlike..

Tehlike Kapıda..