AMOZON KADINLARI

 

 

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutlarken, Tarihimizin önemli kadın figürleri olan AMOZON Kadınları aklıma geldi.

Bir tarihçi olarak Amazon Kadınları abartılı bir Mit’mi, Tarihsel bir gerçekmi? Hep düşünmüşümdür. Ancak son dönem Tarih araştırmalarında AMAZON KADINLARI’NIN, Karadeniz kıyılarından, Orta Asya bozkırlarında yaşadıkları ortaya çıkaran yazılı ve yazısız belgeler bulundu.

Amazonların adına ilk olarak Yunan destanları ve efsanelerinde karşılaşıyoruz. Homeros, Herodotos, Diadoros pek çok antik yazar “erkeklere Denk” oldukları belirtilen bu savaşçı kadınları anlatıyor.

Amazonlar MÖ 5.yüzyıllarda, Karadeniz kıyılarında ya da Orta Asya Bozkırlarında yaşadıkları, At binme ve okçulukta son derece usta oldukları bu eserlerde anlatılır.

Ülkemizin Orta Karadeniz Bölgesinde de yaşadıkları, Samsundaki Müzede belgelerle anlatılmaktadır.20.yüzyılın ikinci yarısından buyana arkeologlar, Karadenizin Kuzeyi ve Orta Asya bozkırlarında yapılan kazılarda şaşırtıcı bulgulara ulaştılar

Bu bölgedeki kurgan adı verilen mezarlarda, zırhıyla ve silahları ile birlikte gömülmüş çok sayıda kadın iskeleti keşfedildi. Ancak Amazon Kadınlarının daha iyi savaşmak için sağ memelerini dağladıkları savı doğru çıkmamıştır.

İskit ve Samat gibi göçebe toplumlarda iş bölümü, kalıcı yerleşik düzende yaşayan toplumlardan farklıydı. Kadınlar yeri geldiğinde avlanmaya ya da askeri seferlerde görev alabiliyorlardı. Amazon Kadınlarının Farkı sürekli savaşçı olmalarıdır.

Orta Asya Bozkırlarında yapılan DNA testleri neticesinde, silahları ile gömülmüş kişilerin yaklaşık üçte birinin kadın olduğu ortaya çıktı. Bu da bir masaldan ibaret olduğu düşünülen” Kadın Savaşçı” kavramının aslında bir kültürel gerçekliğe işaret ettiğini kanıtlıyor.

Günümüz, Ülkemiz Kadınlarının da Amazon Kadınları gibi; bağda, bahçede, okulda, tarlada, hayvancılıkta, yöneticilikte Analıktaki mücadeleleri takdir’e şayandır.

Bu vesile ile Tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü Kutlarım.