BAŞKAN ÇETİNKAYA VE CHP DANIŞMA KURULU….

BAŞKAN ÖZKAN ÇETİNKAYA ‘DOĞRU YAPIYOR’

 

31 Mart yerel seçimleri sonrası Karabük’te siyaset değişim sonuçlarını işaret etmişti.

Değişim için ünlü Fizik profesörü William Pollard  “Değişim, mevcut durumu iyileştirmenin anahtarıdır.”  Demiş..

Walt Disney  ise,  “Değişim, rüyalarımızın gerçekleşmesinin yoludur.”  Derken, herakleitos temelli olduğu belirtilen ve  insanlık tarihinin en klişe olmuş önermelerinden birinde de “ değişmeyen tek olgu değişimin kendisidir” denerek,  değişimin iyiye doğru güzel olduğunda İnsanlık için doğru olacağı anlatılmaya çalışılmıştır…

Bize göre de, 31 Mart seçimleri de değişim için her siyasi partiye, her anlayışa her duruşa işaret vermiştir.

İşte tam bu bağlamda Karabük Belediyesi de değişimi en tepede yaşamıştır.

DEĞİŞİM ile de beklentiler doğal olarak çoğalmıştır..

Ancak değişime gidilirken acele ile ani kararlar ve lümpence tavırlar ile alınacak her karar bir sonra ki güne daha farklı bir sorun bırakır…

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya’da bu değişim sürecinde acele etmeyerek en akıllı, en istikrarlı süreci yönetmekte,

 Acele etmeden, etüt ederek, sindirerek, görerek, sorarak, araştırarak, destek alarak, teveccüh göstererek, siyasi ayrım yapmayarak, değişim sürecinin sonunu almak istiyor..

Dikkat ediyoruz bu süreçte kendi partisi/görüşü içinde olanların acele tavırlarına  bile İl Başkanı Ferhat Salt ve Milletvekilleri Cem Şahin ve Ali Keskinkılıç’tan da tam destek alarak dik durup , “Durun acele yok, önce öğreneceğiz” diyor…

En büyük destekçisi de Ferhat Salt…

Öğrenip, ortak akılı hayata geçirmek istediğini vurguluyorlar…

Akılcı, yapıcı davranmak istediğini anlatıyorlar..

Doğru da yapıyor, Yapıyorlar…

Süreç onu gerektiriyor ve acele giden ecele gitmesin istiyorlar..

Unutmamak gerek,  “Değişim, cesaret gerektirir, ancak belirsizliklerle dolu bir geleceği kucaklamamızı da sağlar.”

Dikkat etmek şart..!

 

 

 

CHP DANIŞMA KURULUNDA ETEKLERDE Kİ TAŞLAR DÖKÜLDÜ…

 

KARABÜK 31 Mart seçimleri CHP de değişim getirecek.

Tüm Ülkede çıkış yakalayan, son seçimlerin 1.partisi CHP Karabük’te bu seçimlerde yine B.Karadağ ile 4. Oldu…

CHP Tabanı içinde ‘Biz demiştik’ diyenden, aday seçimlerinde ki yanlışlıklara kadar bir çok sert eleştiriler yapılıyordu.

Hatta 1 Nisan günü itibaren İl Yönetiminin değişimini isteyen, sosyal medyalarda sert dille eleştirenler o kadar çok tu ki?

İl Yönetimi de DANIŞMA KURULU yaparak buyurun eleştirilerinizi buradan yapın dedi ve partinin ön isimleri/kurmayları kurula katılım yaparak önerilerde ve eleştirilerde bulundular.

En çarpıcı konuşmayı Adnan Yüce ve Av.Erdoğan Dinçel’in yaptığı ifade edilen toplantıda, eski İl Başkanlarından sadece Zeki Karadayı, Mustafa Erten gibi isimlerin katılım yaptığı öğrenildi.

Ayrıca, Belediye meclisine seçilen Abdullah Mor ve aday olan Hulisi Tahmaz, Sabri Akay, Metin Şencan isimlerin haricinde katılım yapılmadığına, o çok konuşan aday yada seçilenlerin gelemediğine vurgu yapıldı…

Hatta bir partili, bir avukatlık ofisinde toplanan arkadaşlarda keşke bu toplantıya gelip eteklerinde ki taşı burada dökselerdi “ diyerek CHP de sosyal medya ve parti dışında ki eleştirilere artık son verilmesi gerektiğini anlatıp, “ İşte Erdoğan Dinçel geldi doğru eksik gümbür gümbür konuştu, Adnan abi geldi gümbür gümbür konuştu, Zeki Karadayı, Abdullah Mor dünü bugünü, İl Başkanı ve Yöneticileri yapılanları tek tek anlattılar ve ortak bir çok konuda kararlar alındı” ifadeleri ile bir dip not düştü “değişim her yerde değişim şart” diyerek..

CHP Danışma Kurulunda merkez ilçenin sosyal belediyecilik anlamında Karabük’te yapacağı projeler üzerine hazırlanan sunumunda beğenildiği ifade edildi.

Şimdi Safranbolu ve diğer ilçeler de bu danışma kurulu toplantıları yapılacak ve bu arada Eskipazar, Yenice gibi ilçelerde İlçe başkanlıklarına yeni isimler atanacak..

Danışma kurulu toplantıları sonrası hazırlanacak rapor doğrultusunda da CHP Genel merkezi değişimin rengi konusunda karar verecek..

BUGÜN 6 MAYIS !

Merhum Cumhurbaşkanı S. Demirel’in o meşhur lafı akıllardadır halen,

“idam sehpalarının altında otlar yeşermez” 

Evet yeşermez, bugün 3 genç insanın sadece BAĞIMSIZ TÜRKİYE dedikleri için askeri cunta özentilerince asıldığı gün..

Kim, DENİZ-HÜSEYİN-YUSUF öldü diyebilir bugün..

“bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
gittiler akşam olmadan ortalık karardı

bitmez sazların özlemi daha sonra daha sonra
sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara
simsiyah bir teselli olur belki kalanlara
geceler uzar hazırlık sonbahara

şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
o mahur beste çalar Müjgan’la ben ağlaşırız
gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
yalnız kederli yalnızlığımız da sıralı sırasız

o mahur beste çalar Müjgan’la ben ağlaşırız”

O genç düşünceler yaşasaydı, 12 eylül cuntasına da, 28 şubat tankların gösterişine de, fetö denen o hain kalkışmaya da karşı duracaklardı inanın..

İnandıkları o yüce mahkemelerde yazan “adalet mülkün temelidir” anlayışından kaynaklı..

Dik duruşları için ölmez kaldılar.. Unutulmadılar..

VE HIDIRELLEZ,

Hıdırellez, baharın gelişini kutladığımız, dileklerimizi dilediğimiz özel bir gündür.

Baharın müjdecisi..

Hıdırellez ya da Hıdrellez, Orta Asya, Ortadoğu, Anadolu ve Balkanlar’da kutlanan mevsimlik bayramlardan biri olarak adlandırılır..

Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan Hıdırellez günü, dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen Hızır ile denizlerin hâkimi olduğuna inanılan İlyas’ın yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür ve kutlanır

Denizlerin hakimi buluşsun, ateşlerden atlanansın, kutlansın..