Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

BİR HAFTALIK AYRILIK, OLAYLAR VE CHP

    BİR HAFTALIK

 

 

BİR HAFTALIK AYRILIK,

OLAYLAR

VE CHP

 

 

 

 

O kadar yorgunum ki anlatamam..

Bırakın bir yere telefon etmeye dermanım yok.

Telefon etmek ne kelime gelen telefonlara bakmaya hatta yanımda bulunanlarla konuşacak halim yok.

BRTV’de görmeyen dostlar o kadar çok ki…

 

Durumumu bir şekilde öğrenen dostlar ta Giresun’dan ve Ankara’dan kalkıp geliyorlar, Esenboğa Havalimanına yakın bir yerde bulunan Sarayköy’e…

Oturup konuşamıyorum ve odama geçip uzanıyorum.

 

Tomografi çektirmişim.

Kan-idrar tahlilleri ve sonunda Şuayip Hoca’nn yazıhanesindeyiz.

Durum sevindirici değil.

Yani de bir de onun psikolojik sarsıntısı…

 

Değerli hemşerimiz, zarif insan Niyazi Güneş’le konuştuk telefonla.

Eski bir dostluğumuz var sevgiye-saygıya dayalı.

Özel ve de çok önemli bir işim var kendisiyle.

“Hay hay..” diyor ve çay içmeye davet ediyor ama gidecek halim yok.

Kardeşimle oğlumu gönderiyorum.

 

Tv sürekli açık ama gündüz vakti ya haberlere bakacaksın ya da açıklamalara, toplantılarda yapılan konuşmalara…

Dedikodu programları hepten iç bayıltıcı…

Zira  zorunlusun oyalanmaya da..

Nereye baksan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan…

Dışişleri Bakanı, Hükümet Sözcüsü, Başbakan yardımcıları…

Koro halinde olmasa da solo olarak sesleniyorlar şarktan garba kadar dünya ülkelerine:

 

“Suriye’de yüzbinlerce insan öldü…yanik222

Şu kadar insan göçmen oldu…

Allah aşkına gelin de hep birlikte durdurun şu savaşı.

Uzaktan atacağınız füzeler falan yetmez bu işe bizzat Suriye’yi işgal edip milyonları öldürmek pahasına da olsa yapınız şu işi.

Irak’ta yaptığınız gibi 3 milyon kişi de olabilir ölenler.

Yeter ki savaş dursun.”

 

İçim acıyor ve bir müzik kanalı açıyorum.

 

O sırada çalıyor telefon.

Zorla bakıyorum, Safranbolulu dostlardan…

“safranbolu’da deprem oldu, haberin var mı?” dediler…

İçim cız ediyor.

“Yok… Yok…” dediler; “Deprem CHP’de oldu…”

Anlattıyorlar…

Anlattıkça içim yanıyor, acıyor, üzülüyorum…

 

chp3

 

Parti içi kavgalar olur, sürtüşmeler, tartışmalar, yarışmalar…

Siyaset bu elbette olacak zira parti içinde demokrasi işlemezse ülkede olur mu? Elbette olmaz…

Ama siyasetin de bir adabı vardır, insanlığın olduğu gibi.

Saygıdır, sevgidir, değerbilirliktir,…

 

Önce iktidar olmaktır hedef sonra kendini bir yerlere taşımaktır.

Yani önce ülkedir sonra partidir senden önce “önde” olması gereken.

Ülken için iktidar yapacaksın partini, sonra partine katkı sağlamak için kendine çalışacaksın.

 

Mustafa Eren istifa etmiş…

Erdoğan Caymaz da…

Ve belki elli kişi daha istifa edecek deniyor.

60 yılını erkekçe, mertçe patisine adamış ve her koşulda adı gibi yılmadan mücadele etmiş olan Yılmaz Kavuşturucu’nun fotoğraflardaki yüzünü gördünüz mü?

Ağlıyordu…

 

Peki kim bu olayları yaratanlar?

Bunlar on yıldır bu partinin, kurucusu olduğu bu kentte taban yapmasını sağlayanlardır.

Saçma-sapan adaylarla bu kentte CHP’yi yok etmeye yemin etmiş olanlardır.

 

CHP tabanında değil sadece her kesimde yapılan bazı konuşmalara inanmak istemiyordum ama içimde bir şüphe belirmeye başladı

Önümüzdeki gelişmeler bunu doğrulayacak gibi.

 

Diyorlar ki;

“ CHP’nin Karabük merkezinde ve ilçelerinde seçim kazanmak gibi bir dertleri yok.  CHP yönetiminin mutlaka ya AKP ile ya da MHP ile bir anlaşması var gibi. Durum bunu gösteriyor ama hangi partiyle olduğunu anlayamadık.”

 

İnanmıyordum…

 

Ama inandırmak için CHP yönetimi o kadar gayret gösteriyor ki halk da “gör artık Yanık, her şey açık-seçik” demeye başladı.

Sanırım ben de inanmaya başlıyorum.

 

Siyasi tarih CHP’nın Karabük’teki bu son on yılını elbette yazacaktır ama bu arada bazı kişiler için neler yazacak olacağıdır.

Bunu onlar ve nesilleri düşünsün…

 

Partiye de yazık ediyorlar…

Kentimize de…

Ülkemize de…