Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Osmanlıcık ve Cumhuriyet

       

 

 

 

 

Son yıllarda Osmanlıcılık veya “ Yeni Osmanlıcılık “ diye adlandırılan bir akım başlatıldı. Bunu savunanlar Atatürk ve Devrimlerine karşı çıkanlar, eleştiri sınırlarını aşarak gittikçe artan inkârcı kötülemelere, saldırılara ve küfürlere yöneldiler. Devleti, en sağlam temelleri olan ve ayakta tutan ilkelerinden yoksun bırakma hevesine kapılanlar türedi.

 

Türkiye 21.yüzyılın ilk çeyreğinde dünyanın en çalkantılı sonu belirsiz savaşlarla karışık bir Ortadoğu coğrafyasının tam ortasında bulunuyor.

Terörle birlikte giden savaş, sınırlarımıza dayanmışken her komşusu ile sorunlu bir ülke durumundayız. Çelişkiler içinde bunalımlar, uluslar arası ilişkilerimizde başka ülkelerle de sorunlar yaratıp siyasal ve ekonomik zararlara yol açmaktadır.
Dünyada hem çok sayıda sınır komşusu olan ve hemde hepsiyle sorunlu böyle başka bir ülke yoktur. Serinkanlı, objektif, bilimsel tarihi gerçeklere dayanan değerlendirmelere gereksinim duyulan bir dönemdeyiz.

Ulus olarak yıkıcı ve bölücü olmayan, toplumu nefret söylemleri ile kutuplaştırmayan, Cumhuriyetimizin evrensel değerine saygılı ortaklaşa bir görüş birliğine varmalıyız. Nerede olduğumuzu ve nerede duracağımızı bilerek ilerleyebiliriz.
Siverek de Atatürk Büstüne saldıran kafa ile nasıl ilerleyebiliriz, çağı yakalayabiliriz. Osmanlıcı olanlar Türkiye’nin günümüzdeki yaşantısını Osmanlı olarak sürdürmesine özlem duyan ve bunun gerekli olduğunu savunanlardır.
Osmanlıcı, Laik, demokratik, sosyal hukuk devleti yerine, çok hukuklu bir şeriat devleti ister. Bunlar bir “ sultanlık rejimi “ ister.

Cumhuriyet rejiminde, yeni kurumların eskisi ile çatışması önlenir. Laik dünya görüşü ve devlet düzeni ile modern yeni bir siyasal yapıya geçiş sağlanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti, aynı dili konuşan ve aynı kültürel mirasa sahip bir halkın mezhep ayrılıkları ve çatışması içinde yaşamasına son vermeyi amaçlamıştır.
Türkiye Cumhuriyeti, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak için kendine özgü bir ulusal birleşimi gerçekleştirmenin tek yoludur.

Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk, tarihi sürecin devamı ve her millete nasip olmayacak benzeri olmayan bir şansıdır. Millet anlayışına ve halkın egemenliğine dayanan bütün olumlu gelişmelere, çağdaş uygarlığa, evrensel demokrasiye açık bir cumhuriyetimiz var.

Ulus olarak Cumhuriyetimizin kıymetini bilelim.

Web Tasarım & SEO: Best4SEO