Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Terzi dükkanı gibiydi muayenehane

Bir hafta sonuydu. Geceden

Bir hafta sonuydu.

Geceden yağmur çok yağmış, yol kenarları oluk haline gelmiş hala sular akıyor.

Atlaya atlaya ilerliyorum.

Hava açılmış.

Pamuk beyazı parçalı bulutların arasından  mavinin en güzel tonu  farkediliyor.

Yani gökyüzünün  en  yakışıklı hali.

Günlerden cumartesi , hastaneye  nöbete  gidiyorum.

Çarşı içinden ilerlerken açık bir muayenehane görüyorum.

Ulucami’den aşağı, İstasyona inen sokağın köşesinde.

Allah Allah Karabük’te doktor muayenehanesi mi kaldı?

Aaa diyorum bu bizim sınıftan Zekai ’nin muayenehanesi. Açık kapıdan kafasını da görüyorum ama içeri girmeden ilerliyorum.

O beni görmüş,”Habib” diye sesleniyor, neyse artık ayıp  olur, geri dönüyorum.

Ön cephe komple cam bir ofis. İçeriye  5-6 adım basamakla  çıkıyorum. Asma kat gibi.

Odayı ikiye ayırmış. Arada alçıpenden uyduruk  bir duvar yapılmış. Girişte solda masası var.

Tavandan aşağı sarkan iplikler  görünce yukarı baktım.

Terzilerde olduğu gibi çok sayıda  büyük makaralar yerleştirmiş tavana.

Bobin denilen büyük  dikiş makaraları.

Ne  işi var  doktor muayenehanesinde  bunların ?

İçeri göz attım.

Dişçi koltuğu gibi bir koltukta  yarım yatar pozisyonda  yaşlı bir adam.

Sırtı çıplak. Kürek kemiği civarında  birkaç  yuvarlak pembemsi , iyileşmiş yaralar ve  çok sayıda alerjik kırmızı  kabarık döküntü.

Adamda ürtiker var.

Hastayı hemen anımsadım. Konuşuyor zaten.

Bu  Ankara’ya da tedaviye giden , Hatay  şiveli bir yaşlı erkek hasta. Sakal bıyık  yok.

Her sabah sinek kaydı traş olan titiz eski kuşak  amcalardan.

Arkadaş Dermatolog değil ama hasta iyileşemeyince bir de buna gelmiş anlaşılan

Dedim “ herhalde benle istişare edecek tedavi önerirken,  bunun  için çağırdı”.

Öyle olmadı. Bir takım müdahaleler yaptı adama. İşi bitti. Bizim cilt döküntüsü konuşulmadı.

Hesap 7 bin dedi. Tam o sıra ben bi dışarı bakıyordum.

 Hasta da  gitti. Doktor arkadaş gülümseyerek  hastanın 20 bin tl vermek istediğini  söyledi.

Adam sanırım emlak zengini  Hatay’da sattı zıvadı,  Karabük’te yiyor faizini.

Makara olayını çözmeye çalışıyordum. Zekai bu makaralar ne diyeceğim , diyemeden uyandım.

Rüyaymış.

Rüyamda bir doktorun muayenehanesini terzi dükkanına çevirdim, bobin astım.

Freud , rüyaların yaşanmış olayların çözümlenmesi olduğunu  söyler.

Rüyalardan beklediğimiz gelecekten haber verme  özelliği  bilimin kabul ettiği bir şey değil.

Bir gün önce düğmem kopmuştu,  hastanede bunu ben kendim diktim.

Akşam da Kavaklarda  çay  içerken Metin ( Doç.Dr. Metin Özkaral), dedesinin  Konya’da tanınmış iyi bir terzi olduğundan bahsetmişti.

Terzi ,bobin tamam . Sınıf arkadaşım Dr. Zekai  nasıl girdi  olaya  onu da  bulurum elbet.